| Chico iki sekizliyle Rest çekiyor. | Open Subtitles | تشيكو كلّي بثمانيتين. |
| Ralph Kaczynski, 950,000 dolarıyla Rest çekiyor. | Open Subtitles | رالف كنكزاكي كلّي ل950,000. |
| Rest. | Open Subtitles | كلّي. |
| Toplumu Aydınlanma hareketlerinin rasyonel prensipleri ışığında Tamamen değiştirme arayışındaydılar. | TED | أرادوا إحداث تغيير كلّي في المجتمع وفقاً للمبادئ الرشيدة لعصر التنوير. |
| Ayligim 24,000 dolar ve Tamamen seninim. | Open Subtitles | حسناً بأربعة و عشرون ألف دولار بالشهر و أنا كلّي لك |
| Söylediklerini aynen aktarıyorum: "Ülkemizin temsilcileri neler olduğunu çözene kadar Müslümanların Amerikaya girişinin Tamamen engellenmesi gerektiği çağrısını yapıyorum." | TED | أقتبس: "أنا أدعو إلى إيقاف كلّي لدخول المسلمين للولايات المتحدة، إلى أن يكتشف ممثلي البلاد ما الذي يجري." |
| Rest. | Open Subtitles | كلّي. |
| - Rest. | Open Subtitles | - كلّي. |
| - Rest. | Open Subtitles | - كلّي. |
| "Sizi Tamamen serbest bırakacağım." | Open Subtitles | إنني أثق بك تماماً لديك تفويض كلّي |
| Çok çok ciddi bir adam ama Tamamen deli. | Open Subtitles | انه جديّ بشكل كبير لكنه مجنون بشكل كلّي |
| Tamam o zaman bu hafta sonu Tamamen senin olacağım. | Open Subtitles | -حسناً، في عطلة نهاية الأسبوع . سأكون كلّي لك. |
| - Üç ay sonra Tamamen senin olacağım zaten. | Open Subtitles | حسنًا، بعد ثلاثة أشهر سأكون كلّي ملكك |
| Tamamen kibarlık yoksunu | Open Subtitles | افتقار كلّي للباقة. |
| Tamamen seninim. | Open Subtitles | إذا كنت راغبة، أنا كلّي لك. |
| Ben Tamamen mesafeliyim zaten. | Open Subtitles | انا كلّي للمسافة |