| her akşam annesinin evine, evinde bir şey kalmayıncaya kadar türlü türlü ekip gönderirim. | Open Subtitles | أو سنرسل فريقاً إلى منزل والدته كلّ ليلة حتّى لا يبقى منزل نقلق بشأنه |
| Aslında ben de her akşam makarna yerim. | Open Subtitles | أنا أتناول الطعام خارج البيت كلّ ليلة في الحقيقة |
| her akşam farklı güzellerle davetlerde boy gösteriyor. | Open Subtitles | يرافق كلّ ليلة امرأة جميلة مختلفة إلى حدث رائع مختلف |
| Aynı her akşam biz uyurken yaptıklarını söylediği gibi mi? | Open Subtitles | مثلما تُخبرنا بما تفعله كلّ ليلة حينما نخلد للنوم؟ |
| Bazı sebeplerden dolay her gece geceyarısından sonra eve dönüyordu. | Open Subtitles | ولسبب ما رجعت للبيت بعد منتصف الليل كما كلّ ليلة |
| her akşam başka bir kadını yatağa attığını görmek onun için zor olmalı. | Open Subtitles | كان يصعب عليها رؤيتك ترافق امرأة جميلة مختلفة كلّ ليلة |
| her akşam, hasta olduğunda bile. Onu durduramazsın. | Open Subtitles | كلّ ليلة ، حتى عندما يكون مريضاً لا يمكنك إيقافه |
| her akşam eli kolu ne gerek dolu gelir eve kapılardan sığmaz bir adam. | Open Subtitles | وكان يأتي للبيت كلّ ليلة حاملاً معه كثيراً من الطعام وكان ضخمًا وبالكاد يدخل من الباب |
| Asıl ipucunun oradan çıkacağını düşünüyoruz hâlâ. Bu yüzden de her akşam kapatıyoruz. | Open Subtitles | لا زلنا نراها أفضل فرصنا لإيجاد دليل لذا سنستمرّ في إغلاق ملهاهم كلّ ليلة |
| Sonra, her akşam rulo köfte yiyoruz. | Open Subtitles | ثمّ، لدينا رغيف لحم على العشاء كلّ ليلة. |
| her akşam kapalı gişe. | Open Subtitles | يمتلئ المسرح عن بكرة أبيه في كلّ ليلة .. |
| her akşam aynı gökyüzüne bakıyoruz ve sorgusuz sualsiz kabul ediyoruz. | Open Subtitles | أقصد، نحن ننظر لنفس السماء كلّ ليلة ونعتبرها أمراً طبيعياً. |
| her akşam, bu şehrin insanları için hayatını riske atıyorsun. | Open Subtitles | إنّك كلّ ليلة تخاطر بحياتك لأجل أهل هذه المدينة |
| her akşam aynı gökyüzüne bakıyoruz ve sorgusuz sualsiz kabul ediyoruz. | Open Subtitles | أقصد، نحن ننظر لنفس السماء كلّ ليلة ونعتبرها أمراً طبيعياً. |
| Bunları her akşam aynı keşleri tedavi eden kişiye anlatıyorsun. | Open Subtitles | أنت تخاطب الشخص الذي يداوي المغفلين الثلاثة كلّ ليلة |
| Ben de her akşam boğazlarından sıcak bir lokma geçmesini sağlardım mutlaka. | Open Subtitles | أحرصُ على نيل الجميع وجبة دافئة كلّ ليلة. |
| her akşam Ritz'deki odada yemeklerini yiyorlar. | Open Subtitles | يتناولان العشاء سويّةً كلّ ليلة في جناحه الخاص في "الريتز". |
| İçine girip, iyice siIip her akşam yıkamaIısın. | Open Subtitles | يجب أن تدخل إليه، تمسحّه... وتنظيفه كلّ ليلة. |
| Çocuklar buraya her gece geliyorlar ve onu şimdi fark ediyorlar. | Open Subtitles | يأتي الأطفال في كلّ ليلة إلى هنا ولم يلاحظوه إلاّ الآن؟ |
| Konuya geleyim her gece yatmadan önce onun adını söylerdim. | Open Subtitles | دفعني لدرجة، ترديد اسمه كلّ ليلة قبل أن آوي للفراش |
| Özellikle de her gece onunla olduğumdan eve nadir gittiğim düşünülürse. | Open Subtitles | خاصّة وأنا نادرًا ما أعود للبيت طالما أكون معه كلّ ليلة |