| Yarın, Bütün okul üç prenses için oy verirken o onlardan biri olabilir. | Open Subtitles | غدا عندما تصوت كل المدرسة للآميرات الثلاثة ربما تكون احداهن |
| Bütün okul kaygan çünkü okulun bana temin ettiği bu harika cilalama makinesiyle her yeri bir güzel cilaladım. | Open Subtitles | كل المدرسة زلقة لأنني شمعتها جيداً بهذه الشماعه القوية جداً التي زودتني بها المدرسة |
| Sizler biliyorsunuz, biz biliyoruz, Bütün okul biliyor. | Open Subtitles | أنتم تعلمونها نحن نعلمها, كل المدرسة تعلمها |
| Evet gerçekten tüm okul önünde rezil olmam hoşuna gitti di mi ? | Open Subtitles | هذا مضحك, هذا عار كبير امام كل المدرسة, اليس كذلك؟ كلا يا جاك, انا كنت استمع الى القصة وحسب |
| Evet. O ve tüm okul. Hepsinin kellesini alırdım. | Open Subtitles | نعم, هو و كل المدرسة أريد تعليق رؤوسهم |
| "Annem, sırt desteğini giymem için beni zorladı ve Bütün okul Alüminyum Canavar deyip durdu." | Open Subtitles | "والدتي اجبرتني على ارتداء مقوم الظهر مرة اخرى و كل المدرسة صاحت وحشة الالمنيوم"'!" |
| - Bütün okul biliyor. | Open Subtitles | ـ توقف عن قول هذا ـ كل المدرسة تعرفه |
| Evet adamım Bütün okul burada. | Open Subtitles | اسمعني يارجل,كل المدرسة هنا. |
| - Bütün okul kovuldu Will. | Open Subtitles | كل المدرسة طردت يا ويل |
| Bütün okul kim olduğunu biliyor. | Open Subtitles | كل المدرسة باتت تعرف من أنتِ. |
| - Bütün okul. | Open Subtitles | كل المدرسة |
| tüm okul arasından. | Open Subtitles | على كل المدرسة |