"كل واحدٍ" - Translation from Arabic to Turkish

    • Her biri
        
    • her birimiz
        
    Her biri anne ve babasını suçladı. Open Subtitles كل واحدٍ منهم يلقي باللوم على أمه و أبيه
    Her biri bir onur madalyası olarak burada başladı. Open Subtitles كل واحدٍ نال وسام الشرف الذي بدأ اليوم هنا.
    O adamların Her biri en korkulu düşmanımız haline geldi. Binlerce askerimizi öldürdüler. Open Subtitles اولئك الرجال، كل واحدٍ منهم، أصبح عدونا البشري، قتل آلاف من جنودنا
    Fakat her birimiz kendi evimizde, okulumuzda ve iş yerlerimizde ilk adımımızı atarsak hava kalitemizde büyük değişimler meydana getirebiliriz. TED لكن لو كل واحدٍ منا أخذ زمام المبادرة في منزله ,وفي مدرسته وفي مكان عمله .يمكن أن نصنع فرقاً كبيراُ في جودة الهواء
    Anladım ki her birimiz yaptığımız en kötü şeyden daha fazlayız. TED لقد فهمت وأصبحت مؤمناً بأن كل واحدٍ منا يستحق ماهو أفضل من أي فعلٍ سيءٍ قد يكون قام به.
    Her biri farklı bir tarihi yol almış olabilir. Open Subtitles كل واحدٍ هو مَجرى مُحتَمل آخر قد يأخده التاريخ.
    Oğlun dahil Her biri hayatta olurdu eğer sen bizi buraya yollamasaydın. Open Subtitles كل واحدٍ منهم , بما فيهم أبنك سيضل حياً لو لم ترسلنا للأرض
    Her biri kısa konuşacak, sağlam konuşacak ve tamamen bilgilendirilecek. Open Subtitles كل واحدٍ حديثُ قصير , ودقيق وملخص تمامًا.
    Ama eğer bunu yaparsan, kürsüye çıkanların Her biri gözünün içine bakıp, "Sen de kimsin?" diyecek. Open Subtitles لكن متى ما فعلت كل واحدٍ منهم سوف يراك ويقول من انت بحق الجحيم؟
    Her biri diğerinden deli. Open Subtitles كل واحدٍ منهم أكثر جنوناً ممن سَبقه..
    Her biri günde iki lemming yiyebilir. Open Subtitles قد يأكل كل واحدٍ منهم قارضين في اليوم
    İnsanların Her biri, vahşiler, Roman. Open Subtitles البشريون متوحشون رومان, كل واحدٍ منهم
    Bu direkt ona mı gidiyor, Her biri bir yerde ve eğer Lexi bir tür önemli araç olarak kullanılmasının en ufak bir şansı varsa bile hiçbir şey varsaymıyorum. Open Subtitles إذا وصل هذا إليها سيفنى كل واحدٍ منهم في أي مكان لذا تستطيعون رؤية لماذا أنا لا أفترض شيئاً إذا كان هناك فرصة ضئيلة جداً
    Her biri bir mesaj taşıyordu. Open Subtitles كل واحدٍ منهم حمل رسالة
    Her biri birbirinden eşsiz olacak. Open Subtitles {\1cHFFFF0}"كل واحدٍ منهم فريدٌ"
    Her biri kişiliğe sahip. Open Subtitles كل واحدٍ منهم له هويته الخاصة
    - Her biri yarım şilin alacak. Open Subtitles كل واحدٍ منهم سيحصل على نصف (كراون )
    Bireyler, gruplar, şirketler ve hatta hükûmetler yani her birimiz insanlık tarihinde her zamankinden daha fazla bir şekilde değişimle uğraşmaya zorlanıyoruz. TED كل واحدٍ منا، كأفرادٍ، ومجموعاتٍ، وشركاتٍ، وحتى حكوماتٍ يجري إجبارُنا على الاشتباك مع تغيير أكبر من أي وقتٍ مضى في تاريخ البشرية.
    "Kurbanlar" diyorum çünkü her birimiz normal şartlarda söylemeyeceğimiz yapmayacağımız şeylere zorlandık. Open Subtitles ضحايا، لأن كل واحدٍ منّا أحس بالقهر ليقول أو ليفعل شيئاً والتي ماكنّا من ناحية أخرى
    "Kurbanlar" diyorum çünkü her birimiz normal şartlarda söylemeyeceğimiz yapmayacağımız şeylere zorlandık. Open Subtitles ضحايا، لأن كل واحدٍ منّا أحس بالقهر ليقول أو ليفعل شيئاً والتي ماكنّا من ناحية أخرى

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more