Sizin de Emrettiğiniz gibi hesaplarınıza tam erişim imkânı tanıdım. | Open Subtitles | كما أمرت, أعطيتها الحق الكامل لكل حساباتك |
Emrettiğiniz gibi filo çoğalıcılarla çarpışmaya devam ediyor. | Open Subtitles | الاسطول يستمر بالتشابك مع المستنسخين كما أمرت |
Emrettiğiniz gibi inşaata başladığımızdan beri ormanı en iyi şekilde koruyoruz. | Open Subtitles | ، كما أمرت ، نحن نقلل من أي تعكير يحدث للغابة إلى أدنى حد ونحن بالكامل نحترم ذلك أثناء مرحلة البناء |
Boş verin onları. Gidin. Emrettiğim gibi geçmişi değiştirin. | Open Subtitles | إنسوهم , إذهبوا , غيروا الماضي كما أمرت |
Kıdemli Er Melvin Peterson emrinizdedir komutanım. | Open Subtitles | ، " الجندي من الدرجة الأولى " ملفن بيترسون حضرت كما أمرت يا سيدي |
Senin de istediğin gibi gazetecilere ricada bulundum. | Open Subtitles | لقد طلبت من الصحفيين أن يكتبوا مقالات كما أمرت تماماً |
Aynen Söylediğin gibi yakaladığımızı vurduk. | Open Subtitles | قمنا في القضاء عليهم كما أمرت وكان يجب علينا فعل ذلك منذ البداية |
Size Emredildiği gibi hepiniz yerinize dönün. | Open Subtitles | أعدنا كل شـيء لما كان عليه ولكن كما أمرت |
Emrettiğiniz üzere, bir tanesini yedekte sakladık... ama bunu niye yaptığımızı hâlâ anlamış değilim. | Open Subtitles | لقد تركنا واحدة احتياطية كما أمرت ولكني لازلت أعرف لماذا |
Orman Emrettiğiniz gibi temizlendi efendim. Lâkin, örümcekler cenuptan gelmeye devam ediyor. | Open Subtitles | لقد نظّفنا الغابة كما أمرت يا سيّدي ولكن المزيد من العناكب لا تنفك تأتي مِن الجنوب |
Emrettiğiniz gibi Bay Cole'u getirdim efendim. | Open Subtitles | التقريرمع السيد كول, كما أمرت سيدى0 |
Emrettiğiniz gibi hallettik. | Open Subtitles | -الحراس والعربة ؟ -تم الاهتمام بهم كما أمرت |
Emrettiğiniz gibi üretime başladık yüce imparatorum. | Open Subtitles | بدأنا الأنتاج كما أمرت,صاحب الجلالة. |
Emrettiğiniz gibi Haliç cephesini açmaya çalışıyoruz. | Open Subtitles | نحن نحاول أن نخترق منطقة "القرن الذهبى"كما أمرت |
Emrettiğiniz gibi üretime başladık yüce imparatorum. | Open Subtitles | بدأنا الأنتاج كما أمرت,صاحب الجلالة. |
Aynen Emrettiğim gibi olacak. | Open Subtitles | كما أمرت ، سوف يحدث |
Onun gelişine Emrettiğim gibi hazırlanmıyorsunuz. | Open Subtitles | لا أراك تستعد لوصوله كما أمرت |
Er Wilkie emrinizdedir komutanım. | Open Subtitles | الجندي " ويلكي " حضرت كما أمرت يا سيدي |
Benden istediğin gibi yarın için güzel kalçalı bir sürü fahişe ayarladım. | Open Subtitles | لدّي مجموعة من الساقطات الجميلات جاهزات ليوم غدٍ كما أمرت |
Söylediğin gibi cadılara sataşmaya gelmiştik. Yolda giderken kaybolan bu ikisini bu şekilde bulduk. | Open Subtitles | أتينا لنعبث مع الساحرات كما أمرت فاختفى هذان لنجدهما على هذه الحال. |
Emredildiği gibi en iyi madeni kullandım. | Open Subtitles | لاشيء.لقد استخدمت أنقى المواد الخام,كما أمرت. |
Hürrem Hatun, hızla iyileşiyor. [İbrahim] Emrettiğiniz üzere, her daim bilgi alıyorum. | Open Subtitles | فالأخبار تصلني بانتظام كما أمرت |
Er Cantwell emredildiği üzere silah dökümünü rapor ediyor. | Open Subtitles | الجندي (كانتويل) كتب تقرير عن إلقاء السلاح كما أمرت |