| Artık eskisi gibi yaşayamam. Burada kalmak istiyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع العيش كما السابق أريد البقاء هنا |
| Korkarım ki Majesteleri, artık eskisi gibi sözlerime inanmıyor. | Open Subtitles | أخشى أن جلالة الملك لم يعد يثق بي ويحرص علي كما السابق |
| Belki haklısın. Belki eskisi gibi iş çıkaramıyorum. Ama bu berbat ettiğimiz ilk iş değil. | Open Subtitles | ربما أنت محق، ربما لم أعد كما السابق ولكنها ليست المرة الأولى التي نخفق بها |
| eskisi gibi hep beraber kahvaltı yaptık. | Open Subtitles | تناولنا الافطار سويا , كما السابق |
| Hizmet anlayışı eskisi gibi değil diyorum. | Open Subtitles | الخدمة هنا ليست كما السابق. |
| İkimiz de artık eskisi gibi değiliz. | Open Subtitles | لا أحد منا كما السابق |