| Ama bir suçlu gibi tutuklanıp bir araca zorla bindirildi. | Open Subtitles | عوض ذلك، تمّ اعتقاله فحسب اُدخل سيارة مجبرا كمجرم شهير |
| Dinle, eğer hataya düştüysen, bu suçlu gibi düşünemediğinden. | Open Subtitles | ..اسمع ، إن فشلتَ مرةً . فإنما بسبب أنك لا تفكر كمجرم |
| Bunun yerine cinsel yönelimi yüzünden bir suçlu olarak öldü ve kimyasal hadımlığa mecbur bırakıldı. | TED | وبدلًا من ذلك فقد توفي كمجرم بسبب ميوله الجنسي، وتم إجباره على الإخصاء الكيميائي. |
| Yapacağım son şey o olsa bile, savaş suçlusu olarak yargılandığını görmeden ölmeyeceğim. | Open Subtitles | و سوف أراك تحاكم كمجرم حرب, حتى لو كان آخر ما يمكنني فعله |
| Adi bir suçluymuş gibi davranarak, soylu kanını ayaklar altına aldı. | Open Subtitles | لقد قام بتلطيخ سمعة ولادته النبيلة بتصرفه كمجرم رديء |
| - Katil olarak her delilin Cole Whitfield'ı gösterdiğini sanıyordum. | Open Subtitles | يشير شيء كل أعتقدت كمجرم " ويتفيلد كول " إلى |
| İşimle ilgili safça görüşünden gururum okşandı ama neden bir haydut gibi davranacağımı sandın? | Open Subtitles | حسنا أنا مندهش بالأحرى بساذجه نظرتك لمهارتي العمليه لكن لماذا تعتقد أني سألجأ للتصرف كمجرم |
| İhtiyati tutuklamadan kaçıp sana suçlu gibi davranılmamasını isteyemezsin. | Open Subtitles | ثم تهرب من التوقيف الوقائي، وبعدها تطلب أن لا تعامل كمجرم. |
| Sevdiğim insanın hiç bir suçu yokken suçlu gibi sorgulanması yanlış geliyor. | Open Subtitles | أن تشاهد شخصاَ تحبه يستجوب كمجرم حين لم يفعل شيئأَ |
| Ona bir suçlu gibi davrandığımız sürece o da hep suçlu olduğunu düşünecek. | Open Subtitles | طالما نعامله كمجرم سيستمر بالاعتقاد بأنه كذلك |
| Suçlu muamelesi görmek istemiyorsan suçlu gibi düşünmeyi bırakmalısın. | Open Subtitles | أنت تريد التوقف عن كونك تعاملُ كمجرم إذن عليك التوقف بالتفكير بأن تلك هـي مهـيتك |
| Ona suçlu gibi davranıyorum çünkü ona bir suçluymuş gibi davranacaklar. | Open Subtitles | انا اعامله كمجرم لانهم سوف يعاملونه كواحد |
| O sürtük ağzına geleni söyleyebiliyorken niye bana suçlu gibi davranıyorsunuz? | Open Subtitles | كيف تلك العاهرة تستطيع شتمك وأنا تتم معاملتي كمجرم |
| bir suçlu olarak, yargılanmaktan kurtulmak bize zulmeden bir canavarı, daha azılı bir suçluyu suçlamak her zaman mümkündür. | Open Subtitles | الواحد يمكن أن يتفادى . . أن يحاكم كمجرم ، لإتهام مجرم أكبر الوحش الذي يضحي بنا |
| Ve şunu söylemek doğru olur mu Bay Parker uzun yıllardan beri hayatınızı sadece profesyonel suçlu olarak kazanıyorsunuz? | Open Subtitles | هل صحيح يا سيد باركر أن لسنوات عديدة كان مصدر رزقك الوحيد هو العمل كمجرم محترف صلب؟ |
| Listede isminiz var. Amerikalılar sizi savaş suçlusu olarak listelerine aldılar. | Open Subtitles | أنت على القائمة, الأمريكان وضعوك على قائمتهم كمجرم حرب |
| Bilirsin ona saygı duyup, ...sanki suçluymuş gibi tehdit altında hissettirmeden, ...bir şey saklıyor mu diye baktım. | Open Subtitles | كما تعلم، أن أمنحه بعض الأحترام ولا أعامله كمجرم أمام العلن إن كان يخبأ أي شيء. |
| - Katil olarak her delilin Cole Whitfield'ı gösterdiğini sanıyordum. | Open Subtitles | أعتقدت كل شيء يشير إلى " كول ويتفيلد " كمجرم |
| Günün sonunda sana yine aynı şekilde bakacaklar, bir haydut gibi. | Open Subtitles | في لحظة الحسم سينظرون إليك نظرتهم إليك منذ البداية: كمجرم. |
| Bir adamın hayatının arabası polisler tarafından çekiliyor ve yetersiz bir kişi tarafından suçlu muamelesi görüyor. | Open Subtitles | سيارتي الحلم قطرها الخنازير و عوملت كمجرم من قبل شرهة |
| Şimdi de senin yerine getirmeni istiyorum. Bana suçluymuşum gibi değil de kardeşinmişim gibi davranmanı istiyorum. | Open Subtitles | الآن أحتاجك أن تفي بالتزامك، وأودّك أن تبدأ معاملتي كأخ، لا كمجرم. |