| Eğer buraya getirmeme izin vermiyorlarsa ben de dayanırım diye düşündüm. | Open Subtitles | لو لم يسمحوا لي باحضره هنا كنت أفكر أنه يمكنني تهريبه |
| Belki bir kaç yıl beklersin diye düşündüm. | Open Subtitles | كنت أفكر أنه لربّما يمكنك الإنتظار بضع سنوات |
| Pekala sabah kamyonumuzu amcamın kereste deposuna çeker, ahır için odun alırız diye düşündüm. | Open Subtitles | لذا كنت أفكر أنه بإمكاننا قيادة شاحنتنا إلى ساحة خشب عمنا في الصباح لنحضر الخشب لأجل الحظيرة. |
| Fark ettim de kafamın derinliklerinde düşünüyordum da bu saçma savaş bitince... | Open Subtitles | لقد أدركت هناك في عقلي كنت أفكر .. أنه عندما ينتهي هذا |
| Hey, Rac. düşünüyordum da... Evimde fazladan bir odam olacak. | Open Subtitles | رايتشل إسمعي , كنت أفكر أنه لدي غرفة فارغة في شقتي |
| düşünüyordum da acaba... grup gibi bir şeyler çağırsak. | Open Subtitles | كنت أفكر أنه ربما نقوم بإحضار فرقة موسيقية |
| Belki gidip beraber bir şeyler yaparız diyordum? | Open Subtitles | كنت أفكر أنه ربما أنا وأنتِ .يمكن أن نفعل شيئاً معاً |
| Mevcudiyetimizi orada hissettirmeliyiz diye düşündüm. | Open Subtitles | حسناً, كنت أفكر أنه ربما, يجدر بنا التواجد هناك, كما تعرف |
| Babasız geçen yıllarını telafi ederim diye düşündüm. | Open Subtitles | كنت أفكر أنه بطريقة ما سيعوض كل السنوات التي احتاج فيها أبا |
| Bağışıklık sistemini şimdiden hazırlasan iyi olur diye düşündüm. | Open Subtitles | كنت أفكر أنه ربما عليك أن تحاول تحصين نظامك المناعي قليلاً |
| Yarın için kaybolan insanların ailelerine gideriz diye düşündüm. | Open Subtitles | كنت أفكر أنه بإمكاننا الذهاب غدًا لمقابلة عائلات الأشخاص المفقودين |
| Belki orayı misafir odasına... dönüştürebiliiz diye düşündüm. | Open Subtitles | كنت أفكر أنه يمكننا تحويله لدار الضيافة |
| Aslında eğlenceli bir şeyler yapmak işe yarayabilir diye düşündüm. | Open Subtitles | في الواقع, كنت أفكر أنه قد يكون جيداً |
| düşünüyordum da birlikte çalışmak çok eğlenceliydi. | Open Subtitles | تعلمين، كنت أفكر أنه كان ممتعاً جدا العمل معا |
| düşünüyordum da, isterseniz üçümüz pazar günü öğleden sonra halk parkına gidip askeri bandoyu dinleyebiliriz. | Open Subtitles | كنت أفكر أنه ربما إذا أردت أن نذهب ثلاثتنا إلى الحديقة العامة بعد ظهر يوم الأحد و نستطيع أن نستمع للفرقة النحاسية |
| düşünüyordum da, mezuniyet balosuna limuzinle gitmeliyiz. Brooke ile konuştum. O ve Chase de ücrete ortak olacaklar. | Open Subtitles | كنت أفكر أنه ربما يجب علينا أن نحصل على سيارة لموزين للحفلة |
| Bilirsin, düşünüyordum da belki yarın arabayla gelirim, öğlen yemeğine çıkarız. | Open Subtitles | . . أتعلم , كنت أفكر أنه ربما غداً , يمكنني أن أعرج عليك و نتناول الغداء |
| - Evet. El, düşünüyordum da filmimi ona senin vermen çok daha uygun olur. | Open Subtitles | نعم، كنت أفكر أنه من الأفضل أن تعطيه أنتِ الفيلم |
| O yüzden düşünüyordum da belki bir gece benim sos şefi olmamı isteyebilirsiniz. | Open Subtitles | لذا كنت أفكر أنه لربما يمكنك أن تعطيني فرصة في أن أكون طبخا الصوص لليلة |
| Fazladan koşu antrenmanı yaparım diyordum. | Open Subtitles | لقد كنت أفكر أنه بإمكاني القيام بعمل إضافي. |
| Ben de onu akşam yemeğine çağırsam mı acaba diyordum. | Open Subtitles | أوه و لقد كنت أفكر أنه ربما أدعوه للعشاء |
| Hayır, ciddiyim. diyordum ki "Bu gezi için, çok iyi bir şey yapmalıyım." | Open Subtitles | كلا، أنا جاد فقد كنت أفكر أنه في هذه الرحله عليّ القيام بأمر بطولي |