| Bir şeylerin döndüğünü düşünmeye başlamıştım. | Open Subtitles | كنت بدأت أعتقد أن ربما شيئا ما كان يجري. |
| Ben de tam evimdeymişim gibi hissetmeye başlamıştım. | Open Subtitles | لقد كنت بدأت أشعر وكأني في وطني ظننت هذا اليوم |
| Aslında ondan yeni yeni hoşlanmaya başlamıştım. Ama gitti. Çabucak. | Open Subtitles | لقد كنت بدأت في اعجابي له وبعدها رحل سريعاً |
| Tam da endişelenmeye başlıyordum. | Open Subtitles | كنت بدأت تقلق لمدة دقيقة هناك. |
| Sizin okunamadığınızı düşünmeye başlıyordum. | Open Subtitles | لأنني كنت بدأت أقتنع أنك صعب القراءة |
| Evet, sendika idare etmekten sıkılmaya başlamıştım. | Open Subtitles | أجل ، كنت بدأت أسأم إدارة تلك الاتحادات المهنية |
| Duyduğumda çok üzüldüm Dedektif. Onu yeni tanımaya başlamıştım. | Open Subtitles | لقد صدمت عندما سمعت أخبار زميلك لقد كنت بدأت أتعرف عليه |
| Sayın Bölge Savcısı. Bizi unuttuğunuzu düşünmeye başlamıştım. | Open Subtitles | سيدي النائب العام، لقد كنت بدأت أعتقد أنك قد نسيت أمرنا |
| Teşekkürler, kardeşim. Dışarıda biraz üşümeye başlamıştım. | Open Subtitles | شكراً ، يا أخي لقد كنت بدأت أشعر بالبرد بالخارج هنا |
| Gelebilmene sevindim. Senin için endişelenmeye başlamıştım. | Open Subtitles | انا سعيد لأنكِ استطعتِ الحضور كنت بدأت ان اقلق |
| Aynı yerlerde dolaşmayacağımızı düşünmeye başlamıştım. | Open Subtitles | كنت بدأت بإعتقاد اننا لم نعد ندور في نفس الدوائر |
| Davetimi kabul etmeyeceğini düşünmeye başlamıştım, Lorena. | Open Subtitles | كنت بدأت أفكر أنكِ لن تقبلي دعوتي لورينـا |
| En iyi yapabileceğim şeyi senin "dostmanın" olduğunu düşünmeye başlamıştım. | Open Subtitles | كنت بدأت أفكر في أنني ''لن أكون أكثر من ''صديقة عدوّة |
| Ben de senin için endişelenmeye başlamıştım. Bu uyumlu, riayetkâr saçmalıklarına daha ne kadar katlanabilirdim bilmiyorum. | Open Subtitles | كنت بدأت أقلق عليك، لا أظنني سأحتمل مزيدًا من هذا الهراء التبجيليّ |
| Gee, tam da hiç dönmeyeceğini düşünmeye başlamıştım. | Open Subtitles | ياللهول ، كنت بدأت الاعتقاد بأنك لن تعود مطلقــاً |
| Normal cinsel birlikteliğe pek ilgi duymadığını düşünmeye başlamıştım. | Open Subtitles | كنت بدأت حينها أن أدرك أنه ليس لديه حماس كبير لعلاقة جنسية طبيعية |
| Bunun gerçek olduğu konusunda endieşelenmeye başlamıştım. | Open Subtitles | كنت بدأت أشعر بالتوتر وكان حقيقياً الأمر |
| Bana olan inancını kaybettiğini düşünmeye başlamıştım. | Open Subtitles | كنت بدأت الظن بأنك فقدت الأمل بي لبعض الأسباب |
| O zamanlar; erkek çocukluktan kız giysileri içindeki erkek görünümlü kız çocuğuna daha sonra karşı uçtaki, süper kısa giyinen, aşırı telafi çabasında olan, erkek peşindeki kız gibi kıza ve nihayet son olarak, aslında kim olduğumun yalnız ikircikli bir keşfine, kişiye göre hem erkeklerden hem kızlardan hoşlanan erkek Fatmamsı bir kıza evrildiğim, sekiz yıllık zikzaklı kimlik krizimden yeni çıkmaya başlıyordum. | TED | في تلك الفترة كنت بدأت لتوي في الخروج من أزمة هويتي التي استمرت 8 سنين والتي شهدت كوني ولدا لهذه البنت الغريبة التي بدأت كولد في ملابس بنت للنقيض المتطرف من كوني هذه الفتاة الأنثوية التي تبحث عن الفتيان إلى البحث المتمهل لماذا كنت حقا، فتاة مسترجلة تحب كلا من الفتيان والفتيات بناء على الشخص. |
| Benden saklandığını... düşünmeye başlıyordum az daha. | Open Subtitles | ...كنت بدأت أفكر أنك تتجنبني... معذرة؟ |
| Senin için endişelenmeye başlıyordum | Open Subtitles | كنت بدأت أقلق عليك |