| Ölmeden mi öldükten sonra mı yenildiğini soruyorsan henüz buna cevap veremem. | Open Subtitles | ان كنت تسأل كيف تم قتله لا املك اجابة لذلك حتى الان |
| Eğer benim dönemimde kullanılıp kullanılmadığını soruyorsan evet, kullanıldı. | Open Subtitles | إذا كنت تسأل إن كنت قد استعملت نظام التسجيل فإجابتي نعم |
| Özür dilerim, bendim. O şeyin ne olduğunu sormuştun, benim işte. | Open Subtitles | آسف ، ذلك الشيء هو أنا لقد كنت تسأل ماذا يكون ، وهو أنا |
| CA: Tüm hayatın boyunca sıra dışı sorular sordun. | TED | كريس: اذا طيلة حياتك كنت تسأل أسئلة استثنائية. |
| Bu genç bayana Turnike Güzeli'ni nerede bulabileceğini soruyordun. - Bakın. | Open Subtitles | أنك كنت تسأل هذه الشابة أين يمكنك أن تجد الآنسة تيرنستايل |
| Böyle bir soru soruyorsanız muhtemelen tahmin edebilirsiniz. | Open Subtitles | حسناً، إذا كنت تسأل هذا السؤال، فربما تستطيع أن تخمّن ما فعله. |
| Kendi kendine bütün bu zaman boyunca sorup durmussundur: Yalniz intikam adamlarini bu kadar rahatsiz ederken nereye gitmesi gerektigini nasil biliyordu? | Open Subtitles | لابدّ أنّك كنت تسأل نفسك كل تلك الأوقات أنّ "المُنتقم الوحيد" يُضايق جماعتي، |
| Görebiliyorlar mı diye soruyorsan evet. | Open Subtitles | إذا كنت تسأل إذا كانوا يستطيعون أن يروا , نعم |
| Kendine neyin olduğumu soruyorsan, ben en büyük hayranınım. | Open Subtitles | إن كنت تسأل نفسك، من أكون لك سأجيبك بكل بساطة، بأنني من كبار المعجبين بك. |
| Eğer orada yaptığın şey çocuğu kurtardı mı diye soruyorsan John, evet, kurtardı. | Open Subtitles | ان كنت تسأل ما إذا كان ما فعلته ساعد في انقاذه فأنا أؤكد لك انك فعلت |
| İntihara meyilli birisi olup olmadığını soruyorsan, değildi. O iyiydi. | Open Subtitles | لو كنت تسأل إن كان يبدو عليه الرغبة فى الإنتحار فالإجابة لا ، لقد كان بخير . |
| "Hastalıklı"mıyım diye soruyorsan cevabım "hayır", Beyaz. | Open Subtitles | إذا كنت تسأل "هل أنا مصابة"؟ أيّها "الأبيض" فالجواب هو "لا". |
| Neden Bayan Grant diye sormuştun, değil mi, Jimmy? | Open Subtitles | اذن يا "جيمي" كنت تسأل لماذا السيدة "غرانت" ؟ |
| Kresteva hakkında ne sormuştun? | Open Subtitles | ما الذي كنت تسأل عنه بخصوص كريستيفا؟ |
| Bahse girerim tüm kasabaya sordun. | Open Subtitles | أنني أراهن بأنك كنت تسأل عني في المدينة كلها |
| Daha iki hafta önce herkese büyümen gerekip gerekmediğini soruyordun. | Open Subtitles | قبل اسبوعين كنت تسأل الجميع إذا ماكان عليك أن تنضج |
| Ama eğer herhangi kesin bir tehdit olup olmadığını soruyorsanız cevabım hala hayır. | Open Subtitles | ولكن إذا كنت تسأل عما إذا كنا تتلقين أي تهديدات محددة |
| Kendi kendine bütün bu zaman boyunca sorup durmuşsundur: | Open Subtitles | لابدّ أنّك كنت تسأل نفسك كل تلك الأوقات أنّ "المُنتقم الوحيد" يُضايق جماعتي، |
| Ruth, oda arkadaşım, bana senin yüzük ölçümü sorduğunu söylemişti. | Open Subtitles | روث، زميلتي في الغرفة، قالت لي أنّك كنت تسأل عن مقاس خاتمي. |
| Ama onun nasıl biri olduğunu soruyorsunuz ben bunun cevabını verebileceğimden emin değilim. | Open Subtitles | لكن كنت تسأل لمن كان هو؟ ؟ وانا لست متأكد.. |
| Prof.Chowdhury'ı soruyordunuz değil mi? Bunlar onun kızlarıdır. Pooja ve Nisha. | Open Subtitles | كنت تسأل عن الأستاذ تشودرى ،صح؟ |