| Geçitten oraya ulaşmamız beş ya da altı saat sürdü, ama ben daha bir Çocuktum ve büyükbabam yolun büyük bir bölümünde taşındı. | Open Subtitles | ستأخذ منا حوالي خمسة أو ستة ساعات للوصول إلى هناك من البوابة لكني كنت طفلا وجدي كان لزاما علية أن يحملني معظم الطريق | 
| Düşüp bacağını kırdığında ben Çocuktum. | Open Subtitles | اتذكر عندما كنت طفلا وسقطت انت وكسرت ساقك | 
| Ben küçükken bir hizmetçimiz vardı ama bu aynı şey değil. | Open Subtitles | عندما كنت طفلا كان لدينا خادمة، ولكن هذه ليست هي نفسها. | 
| Bilirsiniz, büyükbabam yıllar önce Ben küçükken vefat etti ama onun Mae'ye olan aşkı takip eden kuşakların DNA'sında yanlış telaffuz olarak yaşamaya devam ediyor. | TED | مات جدي منذ سنوات عديدة عندما كنت طفلا ولكن حبه لماي ويست لم يموت وظل في صورة تغيير تهجئة الأحرف وذلك في الحمض النووي لذريته | 
| Ne diyeceğim, Çocukluğumda şömine süsü verilmiş, odun ocakları vardı. | Open Subtitles | عندما كنت طفلا , كان لدينا هذا النوع من الخشب الزائف | 
| Bunu yapmaya mecbur değildim ama ufacık bir çocuktun, baban yoktu, umutsuzdun ve kalbinde koca bir boşluk vardı. | Open Subtitles | لم أكن مرغماً على ذلك لكنّك كنت طفلا يتيماً بلا أب ، بلا أمل و فراغ كبير في قلبك | 
| çocukken, her zaman kutuları ve bunun gibi şeyleri parçalardım. | TED | عندما كنت طفلا, كنت دائما, أقوم بفك الصناديق و الأشياء. | 
| O zaman küçük bir Çocuktum ve amcam bana efsaneden sözetti. | Open Subtitles | لقد كنت طفلا حينما اخبرني عمي عن الاسطورة | 
| Daha Çocuktum, ama sorunun gerisinde kimin olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | ،حينها ..كنت طفلا صغيراً و لكني كنت أعرف من السبب | 
| Zayıf bir Çocuktum, ailem beni dövüş eğitimine gönderdi. | Open Subtitles | لقد كنت طفلا ضعيفا لذلك قام أبواي بإدخالي الجيش | 
| Hatırlar mısın, Ben küçükken, odama gelir, iyi geceler öpücüğü verirdin. | Open Subtitles | أتذكرين يا أمي , عندما كنت طفلا و قد كنتِ قد اعتدتِ على الدخول الى غرفتي لتقبليني قبلة المساء | 
| Ben küçükken, bir laboratuvar kazasında öldü. | Open Subtitles | توفي في حادث بالمختبر عندما كنت طفلا صغيرا | 
| Ben küçükken, ailem bana ev işlerini böyle yaptırırdı. | Open Subtitles | هكذا كان والديّ يجعلونني اقوم بالاعمال المنزلية عندما كنت طفلا | 
| Çocuklar ona canavarmış gibi davranıyorlardı hatta ben bile Çocukluğumda ona taş atmıştım... | Open Subtitles | عاملها الاطفال كوحش حتي انا قمت بالقاء الطوب عليها عندما كنت طفلا | 
| Çocukluğumda yan çiftlikte bir oğlan vardı. | Open Subtitles | عندما كنت طفلا كان هناك صبي في المزرعة المجاور. | 
| Çocukluğumda burada birkaç film izlerdim. | Open Subtitles | كنت معتادا أن أشاهد زوجين من الأفلام هنا عندما كنت طفلا | 
| Sanki daha dün örgülü saçların ve diş tellerinle sıska bir çocuktun. | Open Subtitles | يبدو فقط أمس كنت طفلا غانغلي الصغير، كما تعلمون، مع أسلاك التوصيل المصنوعة و الأقواس. | 
| Ben çocukken babam ondan bir hayaletten bahseder gibi bahsederdi. | Open Subtitles | عندما كنت طفلا ابي اعتاد ان يتحدث عنه كأنه شبح | 
| çocukken en sevdiğim kitaptı. Hatırladın mı? | Open Subtitles | كان هذا الكتاب المفضل لى حينما كنت طفلا | 
| Eğer Hindistan'da kör bir çocuksanız, muhtemen en az iki kötü haberle baş etmek zorunda kalırsınız. | TED | لو كنت طفلا أعمى في الهند, ستضطر في الأغلب أن تتعامل مع خبرين سيئين على الأقل. | 
| çocukluğumdan beri... bu evde keskin bıçağımız olmadı. | Open Subtitles | هنا، واتخاذ الألغام. ليس منذ كنت طفلا لقد كان لدينا السكاكين الحادة. |