| Caitlyn sorunlu kızlara yardım eden bir hayır kurumunun başındaydı. | Open Subtitles | كيتلين " كانت تدير أعمال " خيري للفتيات المتعرضات للمشاكل |
| O kadar çeki ciro etmekten Caitlyn'in bileğine kramp girmişti. | Open Subtitles | أجل معصم " كيتلين " تهلهل من مصادقة هذه الإيصالات |
| Caitlyn'den başka makineyi kullanma imkânı olan tek kişi bendim. | Open Subtitles | صاحب الوصول لهذه الآلة غير " كيتلين " هو أنا |
| Gemiye gidip yardım etmemiz gerekiyor. Tatlım, Kaitlin hazır mı diye bakar mısın? | Open Subtitles | حسنا , يجب ان نذهب الي السفينة ونساعد ايمكنكي القاء نظرة علي (كيتلين)؟ |
| Oh, Kaitlin'i ahıra götüreceğim, O çeki almalıyım. | Open Subtitles | ساصطحب (كيتلين) الي الاسطبل لذا فاحتاج الي شيك.. |
| Kaitlyn'in annesinin de bir erkek arkadaşı var. Zor bir şey olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | كيتلين لديه صديق وتقول ان هناك الكثير من العمل |
| Boğuşma belirtileri var. Caitlyn son bir kez tutup asılmış gibi. | Open Subtitles | آثار صراع , يبدوا بأن " كيتلين " قدمت سحبةً أخيرة |
| Tamam, birazdan kral ve kraliçeyi duyuracaklar, Caitlyn sahnenin yanına gitmeni ve en ışıklandırmayı bulmanı istiyorum. | Open Subtitles | حسناً , سوف يعلنون الملك و الملكة قريباً, إذاً , كيتلين أريد الذهاب للمسرح و الحصول على أفضل إضاءة. |
| Caitlyn öldü Bay Solomon. | Open Subtitles | " كيتلين " قد ماتت سيد " سولومان " ماذا ؟ |
| Caitlyn ile tanıştığımızda yardım ettiğimiz kızlardan pek farkımız yoktu. | Open Subtitles | لقد قابلت " كيتلين " عندما لم تكن مختلفةً عن الفتيات التي تساعدهن |
| Neden Caitlyn'in imza kalıbında parmak izin var Heidi? | Open Subtitles | لماذا بصماتك على مصفوفة " كيتلين " للتوقيع " هايدي " ؟ |
| FutureMore'da Caitlyn ile birlikte rehabilitasyon görmüşsün. | Open Subtitles | " حصلت على تأهيل في " فيوتشرمور " في نفس وقت " كيتلين تاونسيند |
| Caitlyn'in her şeyi vardı ama o kadar paraya rağmen sokaklara düşmüştü. | Open Subtitles | كيتلين " كانت تملك كل شيء وحتى " بكل هذا المال ماتزال نهايتها في الشارع |
| Dün gece Caitlyn'le kavga etmediğinden emin misin? | Open Subtitles | هل أنت واثقة أنك لم تقومي بمشاحنة مع " كيتلين " ليلة أمس ؟ |
| Ama elimde Caitlyn Townsend'in toksikoloji raporu var. | Open Subtitles | " لكن لدي نسخة تقرير السموم لـ " كيتلين تاونسيند |
| Kaitlin yeni kişilere fazla güvenmez, ama Ryan çok güvenilir biri. | Open Subtitles | (كيتلين) لاتثق في الاسخاص لاتعرفهم , ولكن (رايان) جدير بالثقة |
| Teşekkür ederim, ve şimdi kızım Kaitlin'den... | Open Subtitles | شكرا لكم , والان ابنتي (كيتلين) ستلتقط الفائز.. |
| Hadi, Kaitlin, gidelim. | Open Subtitles | هيا كيتلين لنذهب |
| Kaitlin, ne oldu sana? | Open Subtitles | كيتلين ما الذي أصابك؟ |
| Eğer yakın zamanda eve gidip Kaitlyn emzirmezsem çatlayacağım. | Open Subtitles | إنْ لم أتوجّه للمنزل وأرضع (كيتلين) سريعاً، سـأنفجر |
| İmza makinesini kullanarak, Catlyn'in çeklerine imzasını atmış. | Open Subtitles | لتزييف إمضاء " كيتلين " على إيصالات المساهمات |
| - Caitlin'in söz ettiği şu gizli sevgiliye ne dersin? | Open Subtitles | ماذا عن هذا الحبيب السري الذي تم كيتلين تتحدث عنه؟ |