"كينسي" - Translation from Arabic to Turkish

    • Kensi
        
    • Kensei
        
    • Kinseyler
        
    • Kens
        
    • Kinsey'
        
    Kensi bu kadının bize söylediği her şey yalan. Open Subtitles كينسي كل ماقالته هذه المرأه كان مجرد كذب
    - İyi geceler, Dom Kensi, Nate. Open Subtitles تصبح على خير تصبح على خير دوم كينسي , نات
    Los Angeles NCIS ofisinden özel ajan Kensi Byle, bu da Steve McGarrett. Open Subtitles "العميلة الخاصة "كينسي بلاي "من مكتب الـ"إن-سي-أي-إس" بـ"لوس انجلوس "هذا هو "ستيف مكجاريت
    Neden herkes sürekli Kensi'yi düşündüğümü sanıyor? Open Subtitles لماذا جميعكم تظنون أني أتحدث عن كينسي في كل شيء؟
    Böylece Takezo Kensei'nin kılıcını çalabilecek ve güçlerim sayesinde New York'taki patlamayı önleyebileceğim! Open Subtitles . . (حتى يمكنني سرقة سيف (تاكيزو كينسي (ثم أستخدم قدرتي لايقاف قنبلة من الانفجار في (نيويورك
    Kinseyler'e telefon haklarını kullandırmanızı istiyorum. Open Subtitles أريدُكِ أن تُعطي آل (كينسي)، حقهم بمكالمة هاتفية
    Tehlike olduğunu belirleyene kadar Kensi ve Deeks gizlice onun güvenliğini sağlayacak. Open Subtitles حتى نتأكد من وجود خطر كينسي وديكس سيتخفيان لإبقاءها آمنة
    Kensi ve Deeks, Catalina'yı DNA testine ikna etmeye çalışacak. Open Subtitles كينسي وديكس سيحاولان الحصول على موافقة كاتالينا من أجل اختبار الحمض النووي
    Kensi, McGuire'ın kardeşi. Open Subtitles كينسي, اخت ماكغواير
    Kensi, G uyumaz. Open Subtitles كينسي إنه لا ينام على الارض
    Kensi? Open Subtitles كينسي, هل أنتي على الخط؟
    Bu, sürdürmem gereken bir yalan Kensi. Open Subtitles (هَذه كِذبة أودُ الحِفاظ على مُكانِها (كينسي
    Kensi, LAPD'ye söyle Fisk ve Aryanlar buluşmaya vardılar. Open Subtitles (كينسي)، أخبري شرطة (لوس أنجلس) أنّ (فيسك) والآريين قد تقابلوا.
    Kensi ve Deeks ile gidersek Fisk ve RDX'i elimizden kaçırırız. Open Subtitles لا نعلم حتّى إن كنّا نثق في شرطة (لوس أنجلس). إذا ذهبنا مع (كينسي) و(ديكس)، فسنخاطر بهروب (فيسك) مع المتفجرات.
    Kensi ve Deeks, Bates'i kontrol altında tutarlar. Open Subtitles (كينسي) و(ديكس) يتوليان جيّدا أمر (بايتس).
    Kensi, üç kutu RDX Quinn'de. Open Subtitles (كينسي)، (كوين) لديه 3 عبوات من المتفجرات.
    Kensi, lütfen şu süper organik, yeşil, toksin arındırıcı püreni başka bir yerde yapar mısın? Open Subtitles {\pos(192,210)} (كينسي)، هل يمكنكِ أن تخلطي مشروبكِ الأخضر العضوي الخارق و مزيل السموم في مكان آخر؟
    Kensi, Kallstrom orada bizimle buluşsun. Open Subtitles (كينسي)، أطلبي من (كالستروم) مقابلتنا هناك.
    Deeks ve Kensi benimle gelin. Nijerya konsolosluğuna gidiyoruz. Open Subtitles (ديكس) و(كينسي) معي، سنتولى القنصلية النيجيرية.
    Samuray Kensei'nin gücüne odaklanmıştı. Open Subtitles لقد ركز قوة محارب الساموراي (كينسي)
    Haklıymışız. Kinseyler, Gloria Copeland ile iletişime geçmiş olmalı. Open Subtitles "لقد كنّا محقين، لابد وأن آل (كينسي) اتصلوا بـ(غلوريا كوبلاند)"
    Kens, Angela Tully'nin bağlantılarını etiketledim. Open Subtitles (كينسي)، لقد راقبت معارف (أنجيلا تولي)
    Lawrence, Alfred Kinsey gibi araştırmacıları muazzam bir trans ağı ile tanıştırdı. TED قدّمت الباحثين الجنسيين مثل ألفرد كينسي إلى شبكة كبيرة من المتحولين جنسيًا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more