| O bana yazmıştı. Kendi annem bile yazmadı, ama o yazdı. | Open Subtitles | كَتبتْ لي حتى أمّي لم تكتب لي،لكنها كتبتْ |
| Herkesin kollarının ön kısmına bazı numaralar yazdı. | Open Subtitles | كَتبتْ أرقامُ التسلسل على ساعدِ كُلّ شخصِ. |
| Bir dedikodu gazetesi, Oscar törenine sarhoş katıldığını yazdı. | Open Subtitles | أي صحيفة شعبية كَتبتْ شيءاً عنه... ذلك، تَعْرفُ، هو شُرِبَ في جوائزِ الأوسكار، |
| Paige bunları arkadaşı Heidi'ye yazmış. | Open Subtitles | بَيج كَتبتْ لهذه ملاحظات إلى صديقِها هيدي. |
| Ayrıca içine ufak notlar bile yazmış. | Open Subtitles | وهي كَتبتْ حتى التعليقات الصَغيرة داخل. |
| Hapisteyken bana yazmıştı. | Open Subtitles | كَتبتْ لي عندما كنتُ في السجن. |
| - Soruları biz-- - CAB tasarıyı kim yazdı? | Open Subtitles | مَنْ كَتبتْ سيارةُ أجرة حسابِ حقاً؟ |
| Bu süprüntüyü kim yazdı? | Open Subtitles | مَنْ كَتبتْ هذه القمامةِ؟ |
| Bir ay önce, Sharona bir cinayet hikayesi yazdı. | Open Subtitles | قَبْلَ شهر، شارونا كَتبتْ a لغز قتلِ |
| Aşkın Son Isırığı adında vampir roman serisi yazdı. | Open Subtitles | كَتبتْ سلسلة كتاب مصّاص دماء" "(يُدعى (عضة الحبّ الأخيرة |
| - Evet, bunun hakkında bir rapor yazdı. - Kenny hakkında mı? | Open Subtitles | - نعم، كَتبتْ a تقرير حوله. |
| Barrett bana şu iç NID notunu faksladı, yakın zamanda Woolsey yazmış. | Open Subtitles | باريت * أرسل الى هذه المذكرةِ للـ * ولزي * فى الـ * إن أى دى * كَتبتْ مؤخراً |
| Size, Dypraxa hakkında yazmış olduğu bir rapor vermişti. | Open Subtitles | أعطتْك a تقرير بأنّها كَتبتْ على Dypraxa. |
| Baksana, böreğin kağıdına bile seni seviyorum yazmış. | Open Subtitles | النظرة، كَتبتْ حتى "أَحبُّك" على غلافِ taco. |
| -Senin hakkında ne yazmış? | Open Subtitles | الذي كَتبتْ عنك؟ لَيسَ كثيرَ. |
| Kurban size bir not yazmış. | Open Subtitles | الضحيّة كَتبتْ لك ملاحظةً. |
| Annem de bir kitap yazmıştı. | Open Subtitles | أمّي كَتبتْ كتاب أيضاً، |