| - Bu saçmalıklardan uzaklaşmak için Afganistan' dan eve geldim. | Open Subtitles | ! . أتيت للوطن من "أفغانستان" لأبتعد عن هذا الهراء |
| Mesele şu ki, kardeşim, o trene tüm bunlardan uzaklaşmak için bindim. | Open Subtitles | المغزى من كل هذا يا أخ , انا ذهبت الى القطار لأبتعد عن كل ما كان في السابق , لأبتعد عن حياة الكدح والتعب |
| Poliyester makine tişörtün ve zorunlu at kuyruğu saçından uzaklaşmak için ne yapmam gerekiyorsa yaparım. | Open Subtitles | اي شيئ لأبتعد عن قميص البوليستر الخاص بك . و ذيل الحصان هذا التي انت مجبرة على البقاء به |
| Bu yüzden buraya beladan uzak durmak için geldim. | Open Subtitles | تيتش ون لهذا جئتُ هنا لأبتعد عن المشاكل |
| Bu yüzden buraya beladan uzak durmak için geldim. | Open Subtitles | تيتش ون لهذا جئتُ هنا لأبتعد عن المشاكل |
| Kıçımı kurtarmak için sözümden döndüm, ben... | Open Subtitles | "لقد كسرت ذلك الوعد" "... لأبتعد عن المشاكل, أنا فشلت" |
| - Nick'ten uzaklaşmak için otele gittim. | Open Subtitles | لقد ذهبت الى الفندق لأبتعد عن نيك |
| İşten uzaklaşmak için buraya geldim ama iş peşimi bırakmıyor. | Open Subtitles | جئت إلى هنا لأبتعد عن العمل ولكنني لا أستطيع أبتعد عن العمل حقاً ولكن... |
| O deliden uzaklaşmak için her şeyi yaparım! | Open Subtitles | ! سأفعل أيّ شيءٍ لأبتعد عن ذلك المجنون |
| - Ari'den uzaklaşmak için işi bıraktım. | Open Subtitles | -إستقلت من العمل لأبتعد عن (آري ). |
| Kıçımı kurtarmak için sözümden döndüm, ben... | Open Subtitles | "... لأبتعد عن المشاكل, أنا فشلت" |