| Zengin, CEO, muhtemelen para yüzünden öldürülmüştür. | Open Subtitles | رجل غني، ورئيس تنفيذي على الأرجح قتل لأجل المال |
| İlk öpücüğümüz para yüzünden olsun istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد أن تكون قبلتنا الأولى لأجل المال |
| Belki de kadının eğlencesiydi ve onu parası için öldürdü. | Open Subtitles | لعله كان مجرّد رجل متعة وقتلها لأجل المال |
| Ettiğimiz kavgaların yarısı parayla ilgili ve ben kulüp olmadan geçinemiyorum. | Open Subtitles | نصف حروبنا لأجل المال لا أستطيع البقاء دون النادي |
| Para için ya da kızının silahlı soygun suçundan hapishaneye gönderilmemesi gibi. | Open Subtitles | مثل بأن لا تُرسل إبنتها للجيش بسبب أنها سرقّت أو لأجل المال |
| para uğruna cinayet kurbanlarını mı yok ediyorsun? | Open Subtitles | التخلص من ضحايا جريمة لأجل المال ؟ |
| para karşılığı. | Open Subtitles | وتطلب منّي أن أقتل شخصاً لأجل المال. |
| Tanım gereği para karşılığında erkeklerle düşüp kalkıyor. | Open Subtitles | بحكم عملها، إنّه تضاجع الرّجال لأجل المال. |
| Düğünlerde çekiyorum, vesikalık, bebek banyoları para kazanmak için, ne olursa. | Open Subtitles | -انا أصور حفلات الزفاف ، صور شخصية حفلات اعياد ميلاد الأطفال لأجل المال .. |
| Değmez. Bütün bunlar para yüzünden. | Open Subtitles | كل هذا لأجل المال |
| İlk öpücüğümüz para yüzünden olsun istemiyorum. | Open Subtitles | آسف لتفويت العشاء "إلى لقاء آخر... "جيك لا أريد أن تكون قبلتنا الأولى لأجل المال |
| Bunu para yüzünden mi yaptın? | Open Subtitles | -هل فعلتها لأجل المال ؟ |
| Ancak sadece parası için onunla olursanız bu yaptığınız o kişiye karşı saygısızlık olur ve dahası asıl ezik siz olmuş olursunuz. | Open Subtitles | و لكن إن قبلتِ به لأجل المال فحسب سيكون ذلك قلة احترام لذلك الشخص و لكنه سيجعلكِ أكثر فشلاً منه |
| Haydi canım, lütfen bana parası için karısından kurtulmadığını söyle. | Open Subtitles | يا الهي,من فضلك أخبرني أنه لم يتخلص من زوجته لأجل المال |
| O kadınla parası için mi çıkıyorsun? | Open Subtitles | كنت بصحبة تلك المرأة لأجل المال ؟ |
| Ama bir kadın, bir adamı öldürdüğünde, olay hiçbir zaman parayla ilgili değildir. | Open Subtitles | لكن عندما إمرأة تقتل رجل لا يكون أبداً لأجل المال |
| Neden herşeyin parayla ilgili olduğunu düşünmeme izin verdin? | Open Subtitles | لماذا جعلتني أظن أن ذلك كان لأجل المال فقط؟ |
| Bence eğer bunu sadece Para için yaparsak yanlış yapmış oluruz. | Open Subtitles | أعتقد أنه إذا قمنا به لأجل المال فبالتأكيد سيكون خاطأ ً |
| Harold işteyken, para karşılığı erkeklerle ilişkiye giriyormuş. | Open Subtitles | بينما (هارولد) في العمل كانت تمارس الجنس مع رجل في منزلها لأجل المال |
| ..ya da bana böyle söyledi. O zamandan beri para karşılığında bana veriyor. | Open Subtitles | هذا ما يفترض فإننا نعمل هنا لأجل المال |
| Hadi ama Siz suçluları sırf para kazanmak için dışarı salıyorsunuz. | Open Subtitles | أنتم تُخرجون المُجرمين لأجل المال . |