| O başlamadan sen çoktan bitirmiş oluyordun, seni başka bir adam için terk etti. | Open Subtitles | انت لست رجلا كفاية لقد تركتك لأجل رجل اخر حسنا |
| Babamı başka bir adam için terkettiğinde 6 yaşındaydım. | Open Subtitles | عندما كنت في السادسة من العمر ، تركت والدي لأجل رجل آخر |
| Demek istediğim kızı ve kendinizi öyle bir adam için tehlikeye atmak istemeyebilirsiniz. | Open Subtitles | أقول فحسب أنّك قد لا تودّ وضع نفسك أنت وهي في خطر لأجل رجل مثل ذلك. |
| Bencil biri. Kendini bir erkek için feda etmez. | Open Subtitles | فتاة مثلها لن تكون قادرة على التضحية بنفسها لأجل رجل |
| Seni arkadaş olarak bile görmeyen biri için kendini feda etmeye hazır mısın? | Open Subtitles | مستعدة للتضحية بنفسك لأجل رجل لم يعتبرك صديقته؟ |
| Ben başka bir herif için başka bir sokağa bile taşınmam. | Open Subtitles | أنتم أصدقاء بحق لن أتحرك قيد شعرة لأجل رجل |
| Yılın Adamı ödüllerinde hiç konuşma yapmadın. | Open Subtitles | لم تكن محط حوار لأجل رجل السنة |
| Tek şikâyeti nefes darlığı olan bir adam üzerinde uyguladığımız diğer yüz testin sonucuyla aynı. | Open Subtitles | مثل المئة إختبار التي طلبناها لأجل رجل لا يشتكي إلّا من ضيق تنفس |
| Benim gidip, konseye katılmam gerekiyor. Adamın biri yüzünden sorumluluklarımı göz ardı edemem. O sıradan bir adam değil! | Open Subtitles | علي الذهاب للمجلس لا يسعني تجاهل واجباتي لأجل رجل |
| Yani Stephie'nin bir adam için kendisinden vazgeçerek harcadığı günler. | Open Subtitles | لا أعني،مضت تلك الأيام التي تتخلى ستيفي عن نفسها لأجل رجل |
| Şimdiyse zar zor tanıdığın bir adam adına zar zor tanıdığın bir adam için ödeşme amacıyla kullanıyorsunuz. | Open Subtitles | وتستخدمينها للثأر لأجل رجل بالكاد تعرفينه من رجل بالكاد تعرفينه. |
| Helene, seninle gönül eğlendiren bir adam için kendini feda ediyorsun. | Open Subtitles | يا "هيلين" لقد ضحيتي بكل شيء لأجل رجل توقف عن حبهُ لكِ |
| Onun bir adam için yaptığını sen yapar mıydın merak ediyorum. | Open Subtitles | أتساءل لو كنتِ تفعلين مثلها لأجل رجل. |
| Başka bir adam için beni terketti. | Open Subtitles | لقد هجرتني لأجل رجل آخر |
| Kim'in babamı evli bir adam için mi terk ettiğini düşünüyorsun? | Open Subtitles | قد هجرت أبي لأجل رجل متزوج؟ |
| çünkü babam penis seviyor. Onu bir adam için terk etti. | Open Subtitles | لأن أبي مثلي وتركها لأجل رجل |
| "Sen bir erkek için çok fazla iyi vasfa sahipsin Edith bazen başkalarının da bundan pay almasını diliyorum." | Open Subtitles | ، لديكِ الخير الوفير بداخلكِ" "يا (إيديث) ، لأجل رجل واحد " أحياناً أتمنـى لو يستطيع الآخرين مشاركته " |
| Evdeki şeyleri tamir eden bir erkek için her şeyi yapardım. | Open Subtitles | سأقتل إذا اضطررت لأجل رجل يصلح الأعطاب |
| Öyleyse çalışan biri için bir istisna yapabilirim. | Open Subtitles | حسناً، لربما سأكون راغباً لجعل هُناك إستثناء بالأمر لأجل رجل يكدح. |
| Sizler gerçekten sıkı dostlarsınız. Ben başka bir herif için başka bir sokağa bile taşınmam. | Open Subtitles | أنتم أصدقاء بحق لن أتحرك قيد شعرة لأجل رجل |
| YıIın Adamı ödüllerinde hiç konuşma yapmadın. | Open Subtitles | لم تكن محط حوار لأجل رجل السنة |
| Tek şikâyeti nefes darlığı olan bir adam üzerinde uyguladığımız diğer yüz testin sonucuyla aynı. | Open Subtitles | مثل المئة إختبار التي طلبناها لأجل رجل لا يشتكي إلّا من ضيق تنفس |
| Benim gidip, konseye katılmam gerekiyor. Adamın biri yüzünden sorumluluklarımı göz ardı edemem. | Open Subtitles | علي الذهاب للمجلس لا يسعني تجاهل واجباتي لأجل رجل |