| Cevaplara ihtiyacım olduğu ve kimsenin bana bunları vermediği dışında. | Open Subtitles | بإستثناء أنني كنت بحاجة لأجوبة و لم أستطع الإعتماد على أي شخص أخر لإعطائها لي. |
| Habersiz bırakılmakla sizin belki sıkıntınız olmayabilir ama bana uymuyor. Cevaplara ihtiyacım var. | Open Subtitles | ربما ليس لديكم مانع أن تكونوا في الظلام يا رفاق ولكن هذا لا يُعجبني، أحتاج لأجوبة. |
| Belki bir panzehir bulabilirim ama Cevaplara ihtiyacım var. | Open Subtitles | قد أستطيع إيجاد علاج لكنني بحاجة لأجوبة |
| - Michael, Cevaplara ihtiyacım var. - Biliyorum. | Open Subtitles | (مايكل)، أحتاجُ لأجوبة أعني، أحتاجهم حقاً |
| Soruları olan bir oda dolusu basın mensubu var ama bende cevaplar yok. | Open Subtitles | ثمّة حجرة مكتظة بالصحفيين يتطلعون لأجوبة لا أملكها |
| Cevaplara ihtiyacımız var ben Gertrude'a gidiyorum. | Open Subtitles | نحن بحاجة لأجوبة (سأتكفّل أنا بأمر (غرتود |
| En kısa zamanda Cevaplara ihtiyacımız var. | Open Subtitles | - أجل سيدي نحتاج لأجوبة ، بأسرع ما يمكن |
| - Cevaplara ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نحن بحاجة لأجوبة اهدأوا! |
| Cevaplara ihtiyaçları vardı. | Open Subtitles | يحتاجون لأجوبة |
| Cevaplara ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نحتاج لأجوبة - |
| söylemekten niye bu kadar korkuyor anlamıyorum, cevaplar lazım bize. | Open Subtitles | لا أعرف ما الذي يخشى قوله لكننا بحاجة لأجوبة |
| Kaçamak cevaplar veriyordu ama cevapları bulmalıydım. | Open Subtitles | لقد كانت غامضة، و أنا إحتجت لأجوبة. |
| cevaplar bulmak için ilk şansımdı. | Open Subtitles | فرصتي الأولى لأجوبة... |