"لأحمي" - Translation from Arabic to Turkish

    • korumak için
        
    • koruyacak
        
    • koruyabilmek için
        
    • i korumak
        
    Bu büyüyle önümü görebileceğim ve kendimi korumak için ne gerektiğini bileceğim. Open Subtitles بهذه التعويذه سأتمكن من رؤيه المستقبل وارى تماماً ما احتاجه لأحمي نفسي
    Bir çeşit alarm cihazı yapmalıyım, kendimi bundan korumak için. Open Subtitles يجب علىّ أن أصنع نوعاً ما من وسائل الإنذار ، لأحمي بها نفسي
    Şeytanın sahiplenmek için aradığı kıymetli ruhlarını korumak için kendi hayatımı tehlikeye attım. Open Subtitles لقد خاطرت بحياتي لأحمي هذه الأرواح الغالية, والتي ادّعى الشيطان أنها له.
    Ama bana benim kız korumak için canlı tutulan çocuklar gibi onlardan sonra gelen tüm şeytanlar gelen. Open Subtitles لكن هذا أبقاني حية لأحمي فتياتي من كل المشعوذين الذين أتوا خلفهم عندما كانوا أطفال
    Ama bu son geldiğinde kendimi koruyacak güce sahip olacağımdan emin olmam lazım. Open Subtitles لكنْ عندما يتحقّق الهدف أريد التأكّد أنّ لديّ القوّة لأحمي نفسي
    Bu dünya da ailemi korumak için yapamayacağım bir şey yoktur, ve eminim sende böyle hissediyorsun, senin desteğine ihtiyacım var, evlat ve güvenine de.. Open Subtitles ليس هناك شي في العالم لن افعله لأحمي عائلتنا وانا أشعر انك ستفعل المثل
    Hayatım boyunca duygularını korumak için sana boyun eğdim. Open Subtitles طوال حياتي و أنا أحاول جاهدةً لأحمي مشاعرك
    Kendimi korumak için onu oraya gömmene izin veremezdim. Open Subtitles لم أكن لأضعك في هذا الموقف لأحمي نفسي فقط
    Hayata dönüp Arayıcı'yı korumak için. Open Subtitles آثرت البقاء على قيد الحياه لأحمي الباحث.
    Ben yalnızca işimi korumak için emirleri yerine getiriyordum. Open Subtitles لقد كنتُ أتّبع التعليمات فقط لأحمي وظيفتي ,موافق؟
    Kendimi ve Düzen'i korumak için elimden geleni yapmalıyım. Open Subtitles علي ان اقوم بما يلزم لأحمي نفسي، لأحميالوصاية.
    Önemli değil, kaptanı korumak için kendi tayfama yalan söylemem önemli. Open Subtitles ليس هذا المقصد، الهدف أنني كذبت على طاقمي لأحمي القبطان.
    Patlak verdikten sonra kendime bir söz verdim. Gücümle insanları korumak için her şeyi yapacağımın sözünü. Open Subtitles بعد أن ظهرت قوايا، وعدت نفسي أن أفعل أي شيء لأحمي الناس
    Ailemi korumak için elimden gelen her şeyi yapacağımı biliyorum. Open Subtitles أعرف أنني سأفعل كل ما في وسعي لأحمي عائلتي
    Sonra her sabah geliyorum benim gibi insanları sizden korumak için. Open Subtitles ثم أعود كل صباح لأحمي أمثالي من الناس من أمثالك من المسوخ.
    Rana'yı korumak için agresifleştim ama Rana Frank'ı merak ediyordu. Dinliyordu. Cevap veriyordu. TED لقد أصبحت غاضبة لأحمي رانا، ولكن رانا كان لا يزال يتساءل بشأن فرانك... يسمع... يتجاوب.
    İtibarınızı korumak için elimden gelen her şeyi yapacağım. Open Subtitles سأفعل كل ما بقدرتي لأحمي سمعتك
    Neden "sizin" özgürlüğünüzü korumak için hapse girmeliyim? Open Subtitles لماذا عليّ أن أدخل السجن لأحمي حريّتكم؟
    Adını korumak için yönetici olarak kalabilirim. Open Subtitles أستطيع إبقاء منصبي كمدير... لأحمي سلامة إسمكِ
    Bana görevimi yerine getirecek topluluğumu bütün zararlardan koruyacak gücü ver. Open Subtitles ، أمنحنا الشجاعة لنقوم بواجبنا . لأحمي وأدافع عن مجتمعي من كل أذى
    Rose'u koruyabilmek için bir otobüsün önüne bile atlarım sense sırf eğlence olsun diye otobüsün önüne Lily'i atarsın. Open Subtitles قد اقفز امام حافله لأحمي روز من الأذى وانتي سترمين ليلي في وجه الحافلة فقط للتسليه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more