| Çünkü Affedilecek bir şey yok. | Open Subtitles | لأنك لم تُخطئ في شيء لأسامحك عليه |
| Affedilecek bir şey yok. | Open Subtitles | -لا يوجد شيء لأسامحك عليه . -ولكني سأمضي . |
| Seni affetmek için kendim bizzat görmeliydim. | Open Subtitles | إحتجت إلى فعل ذلك الأمر بنفسي لأسامحك |
| Seni affetmek için buradayım, Damon. | Open Subtitles | جئت لأسامحك يا (دايمُن). |
| Cezan, ayda fazladan beş. | Open Subtitles | لأسامحك أريد 5 أخريات في الشهر |
| kızları futbol antrenmanından almayı unutmanı affedecek kadar. | Open Subtitles | خطأ كفاية لأسامحك على نسيان إحضار الفتيات من تدريب كرة القدم |
| Bir defa af dilediğimde bağışlanacak bir şey yok, demiştin. | Open Subtitles | طلبت سماحك مرة قلت ليس هناك شيء لأسامحك عليه ...الحقيقة هي |
| Bunu seni affetmem için mi hatırlatıyorsun bana? | Open Subtitles | أتعيدين فتح هذا الموضوع الآن لأسامحك على التدخل في مريضتي؟ |
| Affedilecek hiçbir şey yok. | Open Subtitles | ليس هناك شيء لأسامحك عليه |
| Affedilecek bir şey yok. | Open Subtitles | لا يوجد شيء لأسامحك عليه |
| - Affedilecek birşey yok Callie. | Open Subtitles | -ليس هنالك شيء لأسامحك عليه يا (كالي ) |
| Cezan, ayda fazladan beş. | Open Subtitles | لأسامحك أريد 5 أخريات في الشهر |
| Bunu söylediğim üzgünüm. Seni affedecek kadar büyük değilim. | Open Subtitles | آسف على إخبارى لك أنا فقط لست كبيراً كفاية لأسامحك |
| affedecek bir şey yok. | Open Subtitles | لم تقم بشيء لأسامحك عليه. |
| affedecek bir şeyim yok benim. | Open Subtitles | لا يوجد شيء لأسامحك عليه. |
| Bağışla beni, Murph. bağışlanacak bir şey yok. | Open Subtitles | ـ سامحيني يا (ميرف) ـ لا يوجد هُناك شيء لأسامحك |
| Ray Amca, ya sana bağışlanacak bir şey olmadığını söylesem? | Open Subtitles | العم (راي) ، ماذا لو أخبرتك أنه لا يوجد شيء لأسامحك بشأنه |
| Sizi affetmem için çağırdınız. | Open Subtitles | لقد طلبتني لأسامحك. |