"لأستعيد" - Translation from Arabic to Turkish

• geri almak için
• geri almaya
• geri getirmek için
• kazanmak için

Frizbimi geri almak için dokuz yıldır bekliyordum.
رائع ، كنت انتظر 9 سنوات لأستعيد الفيرزبي

El ilanlarımı geri almak için zorla girmiştim. - Onlar bana ait. - At eti ilanların mı?
حسناً ، لقد إقتحمتها لأستعيد منشوراتي إنّها ملكي

Oğlumu geri almak için her şeyi yaparım.
سأفعل أي شيء لأستعيد ابني فقط لا تغضبينهم

Şapkamı geri almaya gideceğim ben! Onunla halletmem gereken bir meselem var!
أنا ذاهب إلى هناك لأستعيد قبعتى .أنا ذاهب لأسوى الأمر معه

Sizden restoranımı geri almaya çalışırken yeterince işkence çekmiyor muyum acaba ben?
ألم اعاني بما فيه الكفاية لأستعيد المطعم منكما؟

Babamı geri getirmek için gereken buysa yapacağım.
إن كان هذا مايتطلّب لأستعيد أبي

Sen benim oyuncak erkeğimsin ve hafızamı geri kazanmak için sana ihtiyacım var.
أنت لعبتي , واحتاجك لتساعدني لأستعيد ذاكرتي

Eğer elimde olsaydı, benimkini geri almak için tüm evreni yerle bir ederdim.
لأنني لو اضطررت كنت سأمحو الكوكب بأكمله لأستعيد أسرتي

Saçımı geri almak için tekrar çıkmak ne kadar korkunçtu biliyor musun?
هل تعلم كم هو مخيف أن أركبها مجدداً لأستعيد شعري ؟

Dolayısıyla bugün itibariyle, yarattığım şirketin kontrolünü geri almak için elimden gelen her şeyi yapacağım.
ولذلك اعتبارا من اليوم سأفعل كل ما في طاقتي .. لأستعيد السيطرة

Hepinizin bildiği gibi, Yasal ve manevi adımları attım Bekaretimi geri almak için.
كما تعلمون جميعاً، اتخذت الإجراءات القانونية والروحية لأستعيد عذريتي.

Sadece kitabımı geri almak için girdim.
ببساطة دخلت هناك لأستعيد كتابي

Aferin, okumak için sabırsızlanıyorum. Bende yalnız kurt unvanımı geri almak için sabırsızlanıyorum.
جيد، أنا متشوق لقراءته - وانا متشوق لأستعيد وضعي كذئب وحيد -

Söylediğim şeyi geri almak için her şeyi yapardım.
أود أن أفعل أي شيء لأستعيد ما قلته

Onu geri almak için bana yardımın lazım.
أنا بحاجة لمساعدتك لأستعيد هذه القلعة

Telefonu geri almak için yapmam gerekeni yaptım.
فعلت ما يتوجّب عليّ فعله لأستعيد الهاتف

Silahımı geri almaya.
سأذهب لأستعيد سلاحي.

Buraya, tablomu geri almaya geldim.
أنا هنا لأستعيد لوحتي.

Sen beni çaldın, ben de kendimi geri almaya geldim.
لقد سـرقـتـني وها أنا ذا لأستعيد نفسي!

Biradamı rızasına karşı kendi dünyanıza geri getirmek için.
لأستعيد رجلا كرها وأعيده الى عالمكم

Kardeşimi geri getirmek için entrika çevireceğim.
سأضع خطة لأستعيد شقيقي

Güvenini geri kazanmak için yapabileceğim ya da söyleyebileceğim hiçbir şey yok.
لا يوجد هناك أي شيء أستطيع فعله أو قوله لأستعيد ثقتك.