| Geçen gün buluştuğumuzda kaba davrandığım için özür dilemek istiyorum. | Open Subtitles | أنا أتصل لأعتذر عن سلوكي الفظ في إجتماعنا قبل أيام |
| - Merhaba, ben Rufus, geçen akşam yüzünden özür dilemek için tekrar arıyorum. | Open Subtitles | مرحبا انا روفيس اتصل مرة اخرى لأعتذر عن ليلة أمس مرة اخرى |
| Buraya, Kaptan Kanca ve Zenci şeklindeki yorumlarımdan dolayı özür dilemek için geldim. | Open Subtitles | لقد اتيتُ لأعتذر عن بعض التعليقات التي قُلتها عن الكابتن هوك والاسود. |
| Ayrıca senden özgeçmişimi göstermeden rol istediğim için özür dilemeye gelmiştim. | Open Subtitles | لقد جئت لأعتذر عن طلبي لدور منكم دون أن أريكم أنا الحقيقي |
| Televizyonda olanlar için özür dilemeye geldim. | Open Subtitles | أتيت لأعتذر عن ذلك البرنامج التليفزيوني |
| Bak, ben... Geçen gün için özür dilemeye geldim. | Open Subtitles | أنظري , جئت لأعتذر عن اليوم السابق. |
| Arayıp rehabilitasyon merkezinden kaçtığım için özür dilemem gerekirdi. | Open Subtitles | كان عليّ الاتصال، لأعتذر عن هربي من مركز التأهيل |
| - Hiçbir şey için özür dilemem. | Open Subtitles | لم أحضر لأعتذر عن أى شىء |
| Bugünkü program için bizzat gelip özür dilemek istedim. | Open Subtitles | لقد أتيت شخصيًا هنا لأعتذر عن عرض الليلة. |
| 20 yıl sonra yaptıklarım nedeniyle özür dilemek için geri dönünce bana televizyonla vurdular. | Open Subtitles | وعندما رجعت لأعتذر عن هذا الأمر ،بعد عشرين سنة ضربوني بالتلفاز |
| Dün için özür dilemek istemiştim. | Open Subtitles | بالحقيقه لقد أتيت إلى هنا لأعتذر عن البارحه |
| Biliyorum veda etmeden çıktım ancak yukarı gelmeme izin verirsen eğer bunun için özür dilemek istiyorum. | Open Subtitles | أعلم أني غادرت دون أودعك أريد فقط فرصة لأعتذر عن الطريقة التي غادرت بها |
| Bu gün bir olay yaşadım ve senden özür dilemek için arıyorum. | Open Subtitles | أنا مررت بتجربة مؤخرا أيقظتني أنا اتصل لأعتذر عن الطريقة التي عاملتك بها |