| Galiba o hafta sonu yapacak işim yoktu... ben de aşık olmaya karar verdim. | Open Subtitles | ..... لم يكن لدى شىء لأفعلة ذلك الأسبوع لذا قررت الوقوع فى الحب |
| yapacak başka birşeyim yoktu. Gloria'yı aradım. | Open Subtitles | ليس لدى شئ لأفعلة فأتصلت بجلوريا |
| Kafam bir milyon falan değil. yapacak çok işim var bu gece. | Open Subtitles | أنا لست مخمورا لدي الكثير لأفعلة يا رجل |
| Ben öyle yapardım. | Open Subtitles | هذا ما كنت لأفعلة |
| Ben öyle yapardım. | Open Subtitles | هذا ما كنت لأفعلة |
| yapacak daha iyi birşeyim yok. | Open Subtitles | . ليس لدى شئ جيد لأفعلة |
| yapacak çok işim var. | Open Subtitles | يبدوا أن أمامي الكثير لأفعلة . |
| Lütfen. Burada yapacak hiçbir şey yok. Hiçbir şey yok burada. | Open Subtitles | ارجوك , لا شىئ لأفعلة هنا |
| Bana yapacak bir şey ver. Çalışmaya hazır mısın? | Open Subtitles | اعطنى شىء لأفعلة |
| Yeter ki bana yapacak bir şey ver lütfen. | Open Subtitles | فقط اعطنى شىء لأفعلة |
| yapacak bir şeyim yok. | Open Subtitles | ليس لدي شيء لأفعلة . |