"لأقبض" - Translation from Arabic to Turkish

• yakalamak
• tutuklamaya

Savaşlardan falcı yakalamak için mi çağrıldım?
هل تم استدعائي من الحرب لأقبض علي مجموعة من العرافات و قارئي الكف؟

Yaptığının yanına kalacağını sanan bir katili yakalamak için.
لأقبض على مجرم يعتقد بأنه سَيُفلِت من العقاب

Burada sizi, kâfirliğiniz, şarlatanlığınız, ve hepsinin ötesinde bir başkasının adının arkasına saklanan bir korkak olduğunuz için tutuklamaya geldim.
أنا هنا لأقبض عليك لكونك زاني و فاسد و فوق كل شئ، جبان يتخفى تحت اسم شخص آخر...

Hayır, bu defa tutuklamaya geldim.
لا,هذه المره انا هنا لأقبض عليك

Kampüste görüşürüz. Kendrick'i tutuklamaya gitmeliyim.
سأراك في الحرم قريباً يجب أن أذهب لأقبض على (كندريك)

Hayatımın bir yılını uyuşturucu satıcısı yakalamak için geçirmedim.
لم أفقد عاماً من حياتى لأقبض على تاجر مخدرات

O hayaleti yakalamak için yeteri kadar kamera ve garanti süremin olduğuna emin misin?
الآن, هل أنت واثق بأني اشتريت عدداً كافياً من آلات التصوير و ضمانات كافية لأقبض على الشبح؟

Bu adamı adamı yakalamak için bin tanesini taşırım.
سأتلقى ألفاً من هذه لأقبض على هذا الرجل.

Bence daha iyi soru seni yakalamak için ne yapmazdım?
أعتقد أن السؤال الأفضل هو، ما الذي لن أفعله لأقبض عليك؟

Yakalanmayacaklarını sananları yakalamak için.
لأقبض على من يعتقد أن بوسعه الفرار.

Onu yakalamak için elimden geleni yapacağım.
بالتأكيد سأبذل كل جهدي لأقبض عليه

-Bir hata yapacak ve ben de o hatasını yakalamak istiyorum.
- سيرتكب خطأً وأريد أن أكون حاضرةً لأقبض عليه متلبساً.

Onu suçüstü yakalamak için kamera yerleştirdim.
ركبت كميرات مراقبه لأقبض عليها متلبسه

Simon, buraya seni tutuklamaya gelmedim.
سايمون), لم آتى الى هنا لأقبض عليك)

- Buraya Giacomo Casanova'yı tutuklamaya geldim.
-أنا هنا لأقبض على (جياكومو كازانوفا )

Seni tutuklamaya gelmedim, Cara.
(لست هنا لأقبض عليكِ يا (كارا