| -Bir telefonla seni,Victor'u ve Grand Saville'in yarısını en yakın ceza evine gönderebilirim. | Open Subtitles | وانت وفكتور ونصف جراند سوفيل معد لكم خطة تنقلون لأقرب سجن اختاره انا |
| Fakat gördüğümüz şeyin ardında en yakın yıldızımızın bambaşka bir resmi var. | Open Subtitles | لكن إن تخطينا ما نراه سنحظى بصورة مغايرة جداً لأقرب النجوم إلينا. |
| Beni hep canlandırıp 90 km/s hızla en yakın kerhaneye gönderiyor. | Open Subtitles | دائماً تمتلكني فورة نشاطٍ فأنطلق مسافة تسعين ميلاً لأقرب بيت دعارة |
| Uçağa bindirip en yakın hastaneye gönderebiliriz. Sonra ne olur, biliyor musun? | Open Subtitles | و ننقلكم جوا لأقرب مستشفى أو تعلم ما الذي سيحدث بعدها ؟ |
| Affedersiniz, en yakın ışınlanma odasını bize tarif edebilir misiniz? | Open Subtitles | أعذرني , أيمكنك أن توجهنا لأقرب حجرة أنتقال بالتخاطر ؟ |
| Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nde hamile bir kadın düşünün. Kontrole gitmek için en yakın doğum kliniğine 17 saat yürümek zorunda. | TED | تخيلوا امرأة حامل في جمهورية الكونغو الديمقراطية، تضطر للمشي 17 ساعة لأقرب عيادة ما قبل الولادة ريفية للحصول على فحوصات. |
| en yakın cevabı veren için bir ödül olacak. | TED | وفي النهاية ستكون هنالك جائزة لأقرب جواب. |
| Hemen şimdi! en yakın kavşak 15 km. Ötede. | Open Subtitles | إنها مسافة 10 ميل لأقرب تقاطع طريق سوف يعود ستيف قريباً. |
| Bu bir deneme değildir. Hemen en yakın çıkışa gidin. | Open Subtitles | هذا ليس بتمرين ، الرجاء التوجه لأقرب مخرج |
| Küçük kadın! Beni en yakın göle götürürsen, sana parlak bir 10 sent veririm. | Open Subtitles | سوف أعطيك قرشا لامعا إذا دحرجتيني لأقرب بحيرة |
| en yakın tahliye merkezine gidin. en yakın tahliye merkezine gidin. | Open Subtitles | توجهوا لأقرب محطة إخلاء توجهوا لأقرب محطة إخلاء |
| Bence en yakın tahliye merkezine gitmeliyiz. | Open Subtitles | أعتقد أن علينا أن نتوجه لأقرب محطة إخلاء |
| en yakın telefon ne kadar uzakta bir fikrin var mı? | Open Subtitles | هل عندك أدنى فكرة عن المسافة لأقرب هاتف؟ |
| Muhammed'in eşleri arasında, onun en yakın iki dostunun kızları vardır. Ebu Bekir ve Ömer. | Open Subtitles | من بين زوجات محمد كانت هناك إبنتان لأقرب حلفاء له |
| Kulübeyle en yakın kapı arasındaki mesafe 3,5 metre. | Open Subtitles | حوالي 11 قدم و 4 بوصة من بيت الكلب لأقرب مخرج |
| en yakın şehre gidip polis çağıracağım. | Open Subtitles | اسمعى ، يجب أن نذهب لأقرب بلدة ونطلب الشرطة |
| en yakın noktaya uçun ve bilgiyi Merkeze onlar bildirsin. | Open Subtitles | فلا ترتبكِى , حلقى لأقرب نُقطة مُشاهدة وإعلميهم بالمعلومات لتذهب للقاعدة |
| en yakın polis karakoluna gidip teslim olmanı istiyorum. | Open Subtitles | أنا أرديك ان تذهب إلى الأسفل \ لأقرب مركز شرطة و أريدك أن تعترف بأنك عملت ذلك |
| Sayın Ramona Lopez, lütfen en yakın telefona... | Open Subtitles | نرجو الإنتباه على المسافرة رومانا لوبيز الإتجاه لأقرب تليفون |
| Tutulacak gibi olursanız en yakındaki oyuncuya pas atın. | Open Subtitles | إذا أوشكت أن تمسك الجانب لأقرب رجل |
| Güçlü yanlari, zayif yanlari, ona yakin kisilerin bilgileri. | Open Subtitles | نقاط القوّة والضعف، وتحليلات لأقرب الناس إليه. |
| Etrafın sarıldı. Ellerin başının üzerinde pencereye yaklaş. | Open Subtitles | إنكِ محاصرةً تماماً من فضلكِ اقتربِ لأقرب نافذة ويداكِ خلف رأسك |