"لأنّه لو" - Translation from Arabic to Turkish

    • Çünkü eğer
        
    • çünkü şayet
        
    Çünkü eğer tasarı düşerse, Pep'in hisse senedi fiyatı yükselicekti. Open Subtitles لأنّه لو فشل القانون، فإنّ أسعار أسهم الشركة سيرتفع بشدّة.
    Çünkü eğer sakladığınız bir şey varsa, bunu buluruz. Open Subtitles لأنّه لو كنتِ تُخفين شيئاً، فإننا سنكتشفه.
    Çünkü eğer ben ve kardeşlerim için başkası da aynı şeyi yapsaydı adım gibi eminim ki tarih çok daha farklı gelişirdi. Open Subtitles لأنّه لو أن أحدًا فعل الأمر نفسه لي ولأشقّائي فأوقن تمامًا أن مسار التاريخ كان سيتغيّر.
    Fark eder çünkü şayet yanlış bir şey yaptıysan buradan canlı çıkmanın anahtarı olabilir. Open Subtitles يهمّ لأنّه لو فعلت شيئاً خاطئاً، فيُمكن أن يكون المُفتاح للخروج من هذا الأمر حياً.
    Evet, boşa kürek çekiyorum çünkü şayet dosya yandıysa bu senin peşine düşeceği ve benim de yapabileceğim hiç bir şeyim yok demek oluyor. Open Subtitles نعم، أنا أنخل قومة قشّ، لأنّه لو تلاشى هذا الملف، فهذا يعني أنّهم سيسعون خلفكِ، وليس هناك ما بإمكاني القيام به على الإطلاق.
    Çünkü eğer öyleyse başvurumu geri çekmeyi rica edeceğim. Open Subtitles لأنّه لو كان ذلك هو السبب أرغب في أن تعيدي النظر في ذلك
    İşte bu düşen işlem maliyetlerinin çok önemli sonuçları bulunmaktadır, Çünkü eğer işlem maliyetleri değer zincirlerini birarada tutan tutkalsa ve giderek düşüyorlarsa, tasarruf edecek daha az şey vardır. TED الآن، انخفاض تكاليف المعاملات تلك كانت لها عواقب هامة، لأنّه لو شبّهناها بالصمغ الذي يجمع سلاسل القيمة معا، وهو في تراجع، يصبح لدينا أقل ما نبني عليه اقتصادنا.
    Çünkü eğer kalırsan kardeşinin kanserini tedavi edeceğim. Open Subtitles لأنّه لو فعلتِ، سأعالج ورم أختك
    Çünkü eğer kabul edilirse seyahat etmek zorunda olacak. Open Subtitles لأنّه لو حصل عليه، فسيضطرّ للسفر.
    Bu malzemeleri Claire götüreceğim ve siz bana izin vereceksiniz, Çünkü eğer bunu alamazsa, Open Subtitles سأقوم بأخذ هذه اللوازم إلى (كلير) و ستتركونني أفعل هذا لأنّه لو لم تحصل عليها
    Şükürler olsun ki böyle oldu Juliana, Çünkü eğer Trudy'e bir şey olsaydı mahvolurdum. Open Subtitles وحمداً لله، (جوليانا) لأنّه لو حصل مكروه لـ(ترودي) فسينتهي أمري
    - Connelly'i çağırmak zorundayım. Çünkü eğer gelmeyeceğini öğrenirse, Jonathan Kellerman da gelmez. Open Subtitles يجب عليّ دعوة (كونيلي)، لأنّه لو اكتشف أنّ (جونثان كيلرمان) تلقى دعوة...

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more