| Emin değildi, çünkü ona benzeyen bir sürü adam getirdiler. | Open Subtitles | لم يكن متأكد لأن كان يتواجد الكثير من المُشتبهه بهم |
| Ancak Triadlar çuvalladı çünkü iki oğulları vardı, bebeklerdi, onları da temizleyeceklerdi. | Open Subtitles | ولقد أفسدوها ثلاثيتهم لأن كان عندهم طفلين رضيعين و بإنهم كانوا سيبيدونهم |
| Zoe'nin ödevine yardım ettikten sonra uyudum, çünkü başım ağrıyordu. | Open Subtitles | أخذت قيلولة بعد مساعدة زوي بواجبها، لأن كان لدي صداع |
| çünkü Bayan French, karımla aramın pek iyi olmadığı izlenimine kapılmıştı. | Open Subtitles | لأن كان لها انطباع أننا لسنا على ما يرام معا هل هذا حقيقى ؟ |
| çünkü bu süre sonunda ölüyordunuz. | Open Subtitles | لأن كان يفترض بالمرء أن يلقى.. مصرعه قبل الوصول لهذا العدد |
| Umarım önemlidir çünkü büyük bir işi kaçırıyor olabilirim. | Open Subtitles | أرجو بأن الأمرَ مهم لأن كان بوسعي إتمامُ صفقةٍ ضخمة. |
| Fotokopi makinesini onarmaya çalışan, ama onaramayan bir çocuğu oynuyordum çünkü makinenin üzerinde seks yapan insanlar vardı. | Open Subtitles | لقد كنت في دور الشخص الذي يصلح ماكينة التصوير و لكنني لم أستطع تصليحه لأن كان هناك أشخاص يمارسون الجنس عليها |
| -Teklifin beni ilgilendirmiyor 50 frankla başlıyor çünkü sizi yolmak istemem. | Open Subtitles | نحن لا نريد المال قلت 55 لأن كان عندي سلحفاة جية لا أكثر |
| Babasına seslendiğini çünkü odada başka biri olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | قال بأنّه دعا أبّه في لأن كان هناك الشيء في غرفته. |
| çünkü kenarlarında bu patates şeklindeki benekler var. | Open Subtitles | لأن كان عندهم شكل البطاطا المرقّع هذا مؤشر على جوانبهم |
| çünkü onda, bizde olmayan bir şey vardı; uydu! | Open Subtitles | لأن كان عنده شيء نحن لم. مراقبة قمر صناعي. |
| Denny'ye tutuldum çünkü gölün orada bir kalıp Lifebuoy sabunu vardı. | Open Subtitles | لقد جذبت إلى ديني لأن كان عنده حانة من طوق النجاة المسلسل أسفل البركة |
| Tek kaçış yolları buydu, çünkü önde iki üniformalı adam bekliyordu. | Open Subtitles | ذلك كَانَ طريقَهم الوحيدَ للهروبِ، لأن كان هناك إثنان أزياء رسمية خارج جبهة. |
| Nasıl olduğunu anlayamadım çünkü yerini saptamak için yeterli vaktim vardı ama elimde hiçbir şey yok. | Open Subtitles | أنا لا أَعْرفُ كَيف يمكن هذا لأن كان هناك بالتأكيد الوقت الكافي لي لاحصل علي موقع |
| Her şeyden kendini sorumlu tutardın. Evet, çünkü masanın öteki ucunda ne kadar beceriksiz olduğumu söyleyen biri vardı. | Open Subtitles | لأن كان هناك شخص ما الذي يقول لي كيف كنت سيئاً |
| Evet! çünkü bombayı varilin içine onlar oraya gitmeden koymaları gerekirdi. | Open Subtitles | أجل, لأن كان عليهم أن يضعوا القنبلة داخل برميل النفط |
| çünkü televizyonda birçok şey vardı. Starz'da The Blair Witch Project çıkacaktı sen de dedin ki... | Open Subtitles | لأن كان هناك العديد من الأشياءِ على التلفزيونِ و مُسوّدة الساحراتِ بلير كَانَ عَلى وَشَكِ أَنْ يَبْدأَ. |
| Ben Janet Reno'yu seçerdim, çünkü aklımdaki iş yani; | Open Subtitles | سأعطيها إلى جانيت رينو لأن كان دائماً لدي خطة العمل هذه |
| Beni arka tarafta tutarlardı çünkü dişlerim rezil haldeydi ve insanların dişlerimi karidesin mahvettiğini sanmasını istemezlerdi. | Open Subtitles | بقيت في الخلف لأن كان لدي أسنان سيئة ولا يريدون للزبائن الاعتقاد أن المحار يفسد الأسنان |
| çünkü havalandırma borusunda hışırtılarınızı duyuyordum. | Open Subtitles | لأن كان بإستطاعتى سماعكم وأنتم تتحدثون عند النافذة |