| Ailenin direği olarak cezamdan sonra onları geçindirmek için para kazanmalıyım. | Open Subtitles | بصفتي سَندَ العائلة، لا يزال عليّ .كسبُ لقمة العيش لإعالة أسرتي |
| Ve bunun için birkaç Rus orospuyu, ailemi geçindirmek ve Amerikan rüyasını kovalamak için buraya toplamam gerekecekse, varsın olsun! | Open Subtitles | وإذا كانت الطريقة الوحيدة لإعالة أسرتي وتحقيق حلمي الأمريكي هو استخدام تلك العاهرات فكان بها ونِعم |
| Bunu yaptık çünkü şehir yerle bir oluyordu ve biz de ailemiz için güvenli yer haline getirmek istedik. | Open Subtitles | سلكنا هذا الدرب لكون المدينة تحتضر ولكوننا بحاجة لإعالة أسرنا. |
| Ancak, seyahat etmek için, taşınmak için, kendileri, aileleri ve sevdiklerini kıt kanaat geçindirmek için güç ve kaynak bulan insanlar da var. | TED | ومع هذا لايزال هناك ناس يجدون القوة والوسائل الكافية للسفر، للانتقال، يحتالون على حياة أفضل لأنفسهم لإعالة عائلاتهم وأحبائهم. |
| Ve bunun hakkında güzel olan; Bu parayı boşa harcamak değil, burada özgürlük kazancı var. İnsanları kendilerine çalışmak için kölelikten kurtadığınız zaman motivasyon bulacaklar mı? | TED | والشيء الرائع بحياله هو أنه ليس مبلغا سنخسره، ثمة أرباح تجلبها الحرية. عندما تخلص البشر من الاستعباد ليعملوا لإعالة أنفسهم، ألن يكونوا جد متحفزين؟ |
| Burada bir kişi için daha kalacak yer yok. | Open Subtitles | لا يوجد إمكانية لإعالة فم آخر هنا |
| İnsanlar ailelerinin ihtiyaçlarını karşılamak için, bir şeyler yapıyorlar. | Open Subtitles | الناس... تفعل الأشاء لتعبر، لإعالة أسرهم. |
| Ama aileme destek olmak için çalışmam lazım. | Open Subtitles | لكنني كنت مضطرة للعمل لإعالة أسرتي |
| Kendi başının çaresine bakması için bırakmayacağım onu burada. | Open Subtitles | أنا لا ستعمل تركها وراء لإعالة نفسها. |
| Bu insanlar Altın Dağa Guangdong'daki ailelerine bakmak için geldi. | Open Subtitles | هؤلاء الموتى أتوا لجبل الذهب لإعالة عائلتهم في (قوانغدونغ) بـ(الصين) |
| Kendini korumak için beni öne atardın. | Open Subtitles | أنت كنت ستتركني لإعالة نفسي |
| Aileme destek olmak için. | Open Subtitles | لإعالة العائلة. |
| Bunu ailen için yaptın. | Open Subtitles | أنت تقوم بهذا لإعالة عائلتك |
| Belki de benim için en heyecan verici Bil Gates, Howard Buffett ve diğerlerinin bunu cesurca desteklemeleri, ki şu soruyu sorduruyor; Açlara kurban gibi bakmak yerine - ve çoğu kendi ailelerini destekleyecek kadar dahi gıda yetiştirip satamayan küçük çiftçiler - eğer onları çözüm olarak, açlıkla savaşmada değer zinciri olarak görürsek ne olur? | TED | ربما ما هو أكثر إثارة بالنسبة لي هي فكرة يدعمها بيل غيتس، هوارد بوفيت وآخرين بشكل جريء، وهي أن نطرح السؤال: ماذا لو، بدلاً من النظر للجوعى كضحايا -- وأغلبهم من صغار المزارعين الذين لا يمكنهم حصد وبيع غذاء كافٍ لإعالة عائلاتهم حتى قبل الآخرين -- ماذا لو نظرنا لهم كالحل، وكجزء من سلسلة الإمداد لمكافحة الجوع؟ |