| Yani, bu sana ve biraz da oğluma alışma süreci. | Open Subtitles | أنا أعنى , انه تعديل فقط لك و قليلا لابنى |
| Evden ayrılıp oğluma bir şey almak ve yol ücretini ödemek için parayı aldığımda, hâlâ ailesini geçindiremeyen Allah'ın belası bir yerde yaşayan fakir birisi olduğumu hatırladım. | Open Subtitles | حين غادرت المنزل وكانعلىأن أقبلالمال.. لأشترى شيئاً لابنى وادفعأجرةالمسافةإلى منزلي،وجدت.. |
| Tıpkı sizin gibi, Quentin'i çok seven 5 yaşındaki oğluma bile ne söyleyeceğimi bilemedim. | Open Subtitles | انا لااعرف ما اقولة لابنى صاحب ال خمس اعوام وهو يحب كوينتن مثلما يفعل معظمكم |
| Lütfen bizi bırak. oğluma dönmeliyim. | Open Subtitles | ارجوك, فقط دعنا نرحل, احتاج ان اعود لابنى ثانية |
| Bu gece oğlumla içeceğim. | Open Subtitles | احضر شراباً لابنى |
| Az önce tek oğluma pornografik bir kukla gösterisi sundum. | Open Subtitles | حسنا لقد قمت بعرض اباحى باستخدام العرائس لابنى الوحيد |
| - Biliyorum, yeğenine. - Hayır, yeğenime değil. oğluma. | Open Subtitles | اعرف هذا ، لابن اخيك - لا ليس ابن اخى ، انها لابنى - |
| Elimizde Carl Webb'in oğluma cinayet suçu attığını kanıtlayan bir kaset var. | Open Subtitles | اننا لدينا شريط مسجل عليه صوت "كارل" و هو يعترف بتلفيق تهمه القتل لابنى |
| Bu oğluma söylediğim şey. | Open Subtitles | هذا ما قلتة لابنى |
| oğluma ne yaptınız? | Open Subtitles | ماذا فعلتوا لابنى ؟ |
| Ve oğluma gelin buldum. | Open Subtitles | ووجدت عروسة لابنى.. |
| Biliyor musun, bunun bir kısmını oğluma borçluyum. | Open Subtitles | أنا بجزء من الفضل لابنى |
| İşte oğluma miras bıraktığım şey. | Open Subtitles | تلك كانت هديتى لابنى |
| oğluma mektup yazıyorum. | Open Subtitles | اكتب رسالة لابنى . |
| Bu gece oğlumla içeceğim. | Open Subtitles | احضر شراباً لابنى |