"لان في" - Translation from Arabic to Turkish

• Çünkü

Çünkü çatışmanın harareti içerisinde ne uğruna savaş verdiğinizi unutmamanız gerekir.
لان في خضم المعركة يجب ان تعلم ماذا تحارب من اجله

Haklısınız. Çünkü geçen sene sahneye bir öküz olarak çıkmıştım.
لان في العام الماضي كنت على هذا المسرح مثل الثور

Çünkü sağlık hizmetlerinde, çoğunda, veri davranıştan çok kopuktur.
لان في المجال الصحي .. وفي المجال الطبي المعلومات منفصلة دوما عن الافعال

Çünkü onun dünyasında ya çiftleşirsin ya da yersin - ve ben çiftleşmiyordum.
لان في عالمها الكائنات نوعاً .. اما مفترس .. او مُفترس وانا لست مفترساً على ما يبدو

Çünkü sonunda, kontrol edemeyeceksin ve o seni kontrol edecek.
لان في النهاية، لَنْ تكُونُ قادر على السَيْطَرَة عليه.

Ve o en garip şeydi Çünkü son defa Samantha toplantıya girdiğinde, herşeyi berbat edeceğini düşünüyordum.
و كان ذلك شيء غريب لان في الثاني عندما سمانثا اتت إلى المقابلة ظننت انها لخبطت كل شيء

Çünkü aslında bu düğüne birisiyle gitmek istemiyordun.
لان في اعماقك لا تريد ان تحضر الزفاف مع رفيقة في الحفل

Çünkü son bir kaç günde, ...kendimi ıssız bir ada gibi hissettim.
لان في الأيام القليلة الماضيه لقد شعرت وكأنني في جزيرة صحراوية

Müzik başladığında ve gelin girdiğinde ve herkes ona baktığında, ben damada bakarım Çünkü her şey yüzündedir saf aşk.
تعلم , عندما تبدأ الموسيقى , والعروس تدخل و الجميع ينتقل الى مشاهدتها انني انظر الى العريس لان في وجه , هناك الحب النقي

Geri almak istemiyorum, Çünkü doğru bu.
نعم،تعلمي؟ لا اريد ان اسحبها لان في الحقيقة

Çünkü sonuçta burada bulunmamızın sebebi bu insanları bir araya getirmek.
, لان في النهايه السبب باننا هنا هو ان نجمع الاشخاص بعضهم ببعض

Çünkü o gün bunun içine girebilecek kadar zayıf olacağım
لان في هذا اليوم سأكون قادرة علي أرتداء هذا

Çünkü o ince kafanın içinde bir yerlerde boka batmış olduğunu biliyorsun.
لان في مكان ما من تلك الجمجمة الرقيقة جدا انت تعلم انك مليء بالهراء

Çünkü, hayatım boyunca gerçekten korktuğum tek şey, seni ve ailemizi kaybetmekti.
لان في كل حياتي الشيء الوحيد الذي كنت خائف منه هو خسارتك، خسارة عائلتنا

Çünkü bu noktada, bir tarafta saygı duyulan, iyi bağlantıları olan bir iş adamı...
لان في هذه الحالة ، كلمة رجل اعمال محترم ، لديه اتصالاته

Kasımın 13'ünde bilginiz olsun bu arada ve hepinizin ismimi öğrenmesini istiyorum, Çünkü bu ürkütücü bodrum koridorunun altında bir kadın oturuyor, ve onun adı Jane Marsh!
واللذي يصادف ان يكون 13 نوفمبر , فقط لمعلوماتكم, وانا اريد ان جميعكم يعرف اسمي, لان في الاسفل في القبو القديم

Çünkü çocuklarımın resimleri bunun içinde bir yerde.
لان في مكان ما بداخلة صور اطفالي الوحيدة المتبقية

Çünkü çocuklarımın resimleri bunun içinde bir yerde.
لان في مكان ما بداخلها توجد اخر صور املكها لاطفالي

Çünkü Varış Günü, hayatımı kurtaran bir kızla tanıştım.
لان في يوم الوصول انا قابلت فتاة بشرية انقذت حياتي

Çünkü çoğunlukla, bedenler küçücük parçalar halinde olur.
لان في اغلب الاحيان تكون الجثث على شكل اشلاء