| Lydecker kendisine ne olacağını bilen az insandan biri. | Open Subtitles | لايدكر هو الشخص الذي يعلم مالسبب في هذا الحدث الغريب الذي يصيب جسدي |
| Lydecker kendisine ne olacağını bilen az insandan biri. | Open Subtitles | لايدكر هو الشخص الذي يعلم مالسبب في هذا الحدث الغريب الذي يصيب جسدي |
| Lydecker dan merkeze. Menzildeyim. Tamam. | Open Subtitles | هنا لايدكر في القيادة أنا داخل النطاق ، حول |
| Lydecker dan merkeze. Menzildeyim. Tamam. | Open Subtitles | هنا لايدكر في القيادة أنا داخل النطاق ، حول |
| Seni paramı alıp, beni Lydecker'a ispiyonlamaktan ne alıkoyabilir? | Open Subtitles | ومالذي سيوقفك من أخذ أموالي وتسليمي إلى لايدكر لتضاعف أموالك ؟ |
| Benim paramı alıp Lydecker'a ispiyonlamayacağın ne malum? | Open Subtitles | ومالذي سيوقفك من أخذ أموالي وتسليمي إلى لايدكر ؟ |
| Lydecker senin geleceğini biliyordu. Şov için neden seni beklemedi? | Open Subtitles | لايدكر وجب أن يكون على علم بقدومك لماذا لم ينتظركِ حتى تظهرين ؟ |
| Lydecker'dan önce Zack'e ulaşmalıyım. Bana yardım edecek misin etmeyecek misin? | Open Subtitles | يجب علي أن أجد زاك قبل أن يقوم لايدكر بفعل ذلك هل ستساعدني أم لا ؟ |
| Lydecker ona tuzak kurmuştu. Sende tuzağa gidiyordun. | Open Subtitles | لايدكر كان موقعاً به لقد كنتِ تمشين إلى مصيدة |
| Vogelsang Zayıftı. Lydecker ondan bilgi almış olmalı. | Open Subtitles | فوجلسانج كان ضعيفاً لم يكن يجب أن يحصل لايدكر على المعلومات |
| Burası güvenli değil. Lydecker'ın adamları şehri arayacaklardır. Bu gece ayrılmalıyız. | Open Subtitles | إنه ليس آمناً هنا ، رجال لايدكر سيمشطون المدينة يجب علينا أن نغادر الليلة |
| Lydecker nasıl böyle bir durumu, göz ardı etmiş olabilir? | Open Subtitles | كيف نعلم بأن زميلتكِ تلك لم تقم إلى الآن بالوشاية بنا لدى لايدكر ؟ |
| Verdes Lydecker'ı tanıdığı için ona güvenemeyeceğimizi bilmen gerekirdi. | Open Subtitles | هل تظن ان فيرتز عِلمت بأن لايدكر لايمكن الوثوق به |
| Eğer Lydecker kan bağışını öğrenirse o zaman kimliğim açığa çıkar. | Open Subtitles | سيفتضح امركِ اذا ما علِم لايدكر عن تبرعك بالدم لي |
| Donald Lydecker, her neredeysen genetik mühendisliği harikası kıçımı öp. | Open Subtitles | دونالد لايدكر, اينما تكون بإمكانك تقبيل مؤخرتي المهندسة وراثياً |
| Manticore'da, Lydecker bize hep aynı şeyi söylerdi : "Limit yoktur." | Open Subtitles | في مانتيكور ، إعتاد لايدكر بأن يخبرنا الشيئ نفسه "ليست هناك حدود" |
| Tek yapmam gereken durmaktı, ve Donald Lydecker'ı dikkat etmem gerekenler listesinden silecektim. | Open Subtitles | كل ماكان يتوجب علي فعله هو الوقوف هناك ، وعدم فعل شيئ وكان بإستطاعتي شطب دونالد لايدكر من قائمتي للأشياء التي أقلق بشأنها |
| Manticore'da, Lydecker bize hep aynı şeyi söylerdi : "Limit yoktur." | Open Subtitles | في مانتيكور ، إعتاد لايدكر بأن يخبرنا الشيئ نفسه "ليست هناك حدود" |
| Tek yapmam gereken durmaktı, ve Donald Lydecker'ı dikkat etmem gerekenler listesinden silecektim. | Open Subtitles | كل ماكان يتوجب علي فعله هو الوقوف هناك ، وعدم فعل شيئ وكان بإستطاعتي شطب دونالد لايدكر من قائمتي للأشياء التي أقلق بشأنها |
| Lütfen. Lütfen, Bay Lydecker. Size söyledim. | Open Subtitles | أرجوك ، أرجوك سيد لايدكر ، لقد أخبرتك |