| Sonra hayatımda bir değişiklik oldu ve Life'a başvurmaya karar verdim. | Open Subtitles | وبعد ذلك اضطررت للتغيير وبعدها قررت التقدم للعمل في مجلة لايف |
| Life dergisi nesillerce insana, varolduklarından habersiz oldukları uzak kültürleri fotoğraflar yoluyla tanıttı. | TED | مجلة "لايف" عرفت أجيال من الناس لثقافات بعيدة لم يعرفوا بوجودها، عبر الصور |
| Life dergisi, bu çabaya ev hanımlarını bulaşık angaryasından kurtaracak kullan-at ürünleri tanıtarak yardımcı oldu. | TED | مجلة لايف ساعدت في هذا المجهود بإعلان وصول المرميات التي ستحرر الزوجة من شقاء غسيل الصحون |
| Bana bu bir topluluk forumu gibi geliyor ismi ise Shop Talk Live. | TED | وبالنسبة لي ، هذا يبدو مثل تشغيل منتدى المجتمع تسمى شوي توك لايف |
| Genç Yaşam'a 10.000 dolarlık bir çek kazandıracak. | Open Subtitles | فسيتم تقديم شيكا قدره 10,000 دولار لمنظة يونج لايف |
| Etkileşimli yayınlar, podcast'lar, canlı yayınlar, Tumblr, Facebook, Twitter. | Open Subtitles | إنتراكتيفز، برودكاست، لايف ستريم، تمبلر، فيسبوك، تويتر. |
| One Life to Live'deki Dr. Derrick Sommersby mi? | Open Subtitles | الطبيب ديريك سومرزبي من مسلسل وان لايف تو ليف ؟ |
| Life and Town Country'de çıkardığımız,.. ...çift sayfa ilan o kadar başarılı oldu ki... | Open Subtitles | الصفحتين المزدوجتين التي وضعناها في مجلة لايف و تاون وكانتري |
| Size, Love Of Life'a reklam vermenizi öneririm. | Open Subtitles | أنا أوصي بـ شراء وقت بثّي أثناء عرض برنامج لوف أو لايف |
| Dua et mektup, "Life" dergisinden önce ulaşsın ellerine. | Open Subtitles | لقد أرسلت إليها خطاباً من الأفضل أن تأملي أن يصل إليها قبل نسخة عدد مجلة لايف |
| Ancak Life Dergisi yayın hayatına son vermeden son bir sayı daha basma şerefi bizleri bekliyor. | Open Subtitles | شرف نشر ما سيكون الموضوع الأخير لمجلة لايف |
| Ancak önümüzde Life dergisinin son sayısının basımını yapma gibi bir önceliğimiz var. | Open Subtitles | شرف نشر ما سيكون الموضوع الأخير لمجلة لايف |
| Sun Life Stadyumu, Roddney'nin küllerini dökmek için iyi bir yer olabilir. | Open Subtitles | أتعلم , ستاد صن لايف سيكون مكان جيد لنشر رماد رودنى |
| İşte yıllardır online olarak çalışan, kendi web sitesini işleten ve popüler Live Journal'da bir blogu olan bir Rus. | TED | هنا هذا الشاب الروسي الذي كان يعمل على الشبكة منذ عدة سنوات الذي يدير موقعه الخاص و يدير مدونة تحت مجلة لايف جورنال |
| Shop Talk Live'da, yaşamları değiştiren konuşmalar yapıyoruz. | TED | فى شوبتوك لايف لدينا المحادثات هذا التغيير يعيش. |
| Primetime Live, 20/20 ve Dateline'i reddetti ama seni kabul eder tabii. | Open Subtitles | لقد رفضت إجراء مقابلة مع "برايم تايم لايف", "20/20, و "ديت لاين" |
| Bugün sayı vuruşu yaparsan Genç Yaşam 10 bin kazanır. | Open Subtitles | لا تنسى اخراج الكرة من الملعب اليوم سيمنح ذلك 10 ألاف لمنظمة يونج لايف |
| Aman tanrım, ödül töreni canlı yayınlanacak | Open Subtitles | يا إلهي، الحفل سينقلُ على "لايف تايم" كوم /ملف الحذوفات؟ |
| Orta Yaş boşandı, kendine Corvette aldı ve bir striptizciyle çıkmaya başladı. | Open Subtitles | تطلّق (ميد لايف)، إشترى سيارة (كورفيت)، وبدأ بمواعدة راقصة تعري. |
| 'Lifebuoy' ülkeye yeni bir Hayat veren çocuk. | Open Subtitles | لايف بوي الولد الذى يعطي الحياة للدولة بأكملها |
| Lifebuoy'a gösterdikleri ilgi için herkese şükranlarımı sunuyorum. | Open Subtitles | شكرا لحضوركم الامسية الدعائية لــ لايف بوى |
| Bu da Leif, bize iç kısımlarda yolumuzu bulmakta yardımcı olacak. | Open Subtitles | " هذا هو " لايف سيساعدنا في إيجاد الطريق |
| "LifeSpring Fertility" diye bir yer. | Open Subtitles | مع إحدى العيادات التي ذهبت إليها عيادة (لايف سبرينج) للتخصيب |
| Beş yıl önce Noel arifesinde, bir partiye gitmiştik. Sonrasında, evde oturup "Yaşamak Güzeldir" filmini seyrettik. | Open Subtitles | ذهبنا إلى حفلة وبعدئذٍ بقينا مُستيقظين لنُشاهدة فيلم "إتس أوندرفُل لايف". |