"لا أصدق أنه لم" - Translation from Arabic to Turkish

• inanamıyorum

Sorgulamak için hâlâ beni çağırmadıklarına inanamıyorum.
لا أصدق أنه لم يتم إستدعائى للإستحواب حتى الآن

O şakayı hiç bitiremediğine inanamıyorum.
لا أصدق أنه لم تسنح له الفرصة لإكمال النكتة

Giderken bana teşekkür etmediğine inanamıyorum. Siz giderken bana teşekkür edeceksiniz, değil mi?
لا أصدق أنه لم يشكرني ستشكرني أنت حين تغادر أليس كذلك؟

Seni partisine çağırmadığına inanamıyorum.
لا أصدق أنه لم يقم حتى بالاتصال بكِ منذ تلك الحفلة

Daha ilk günden okulu kırdığına inanamıyorum.
لا أصدق أنه لم يذهب للمدرسة في أول يوم له

Haklarının azalmasıyla ve başlangıç çizgisinden faul alanına geri gitmekle nasıl cezalandırılmadıklarına inanamıyorum.
لا أصدق أنه لم تتم معاقبتهم بخصم نقطة و إرجاع خط المناورة

Depo kafesinde kutular için yeterince yer bulamamana inanamıyorum.
لا أصدق أنه لم يكن عندك المتسع من الحيز في مخزنك لبضعة علب

İnanamıyorum, Aman'nin fazla vaktinin kalmamış olmasına inanamıyorum
لا أصدق أنه لم يبقى له كثير من الوقت

Aman'nin fazla vaktinin kalmamış olmasına inanamıyorum
لا أصدق أنه لم يبقى له كثير من الوقت

Hala gelişmediğine inanamıyorum.
لا أصدق أنه لم يتم تحسين هذه الحديقة

Henüz bunu anlatmadığına inanamıyorum.
لا أصدق أنه لم يخبركِ بذلك من قبل

Okul birincisi olamadığına inanamıyorum.
لا أصدق أنه لم يحصل على لقب التفوق

Hâlâ gelmediğine inanamıyorum.
لا أصدق أنه لم يصل بعد

Carl Lee konusunda seni ciddiye almadığına inanamıyorum.
لا أصدق أنه لم يأخذ كلامك عن (كارل لي هيلي) على محمل الجد

O parayı geri çevirdiğine inanamıyorum.
لا أصدق أنه لم يأخذ المال

İnanamıyorum Annie ya da Dixon'dan haber almadık.
لا أصدق أنه لم يصلنا أي خبر من (آني) و (ديكسون)

Bunu benim yapmadığıma inanamıyorum.
لا أصدق أنه لم يكن أنا

Sana söylemediğine inanamıyorum.
لا أصدق أنه لم يقل لكِ

Bir şey dememesine inanamıyorum.
لا أصدق أنه لم يخبرك بأي شيء

Beni aramadığına inanamıyorum.
لا أصدق أنه لم يخبرني.