| Ama bu noktada engeller olduğunu sanmıyorum, sadece yapılması gereken işler. | TED | لكن لا أعتقد أنّ هناك أي عوائق، العمل يحتاج لإنجازه فقط. |
| Bu arada, o dışarıdaki fedainin bu adamlarla alakası olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | بالمناسبة، لا أعتقد أنّ الحارس الذي في الخارج تابع لهؤلاء الرجال. |
| Tüm saygımla efendim ben... bunun iyi bir fikir olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | مع كلّ إحترامي يا سيدي، لا أعتقد أنّ هذه فكرة جيّدة. |
| Kas yapısına bakılırsa bence ikisi de. Maktulün çok fazla dışarı çıktığını sanmıyorum. | Open Subtitles | بالنظر إلى جهازه العضلي، سأقول كلاهما، لا أعتقد أنّ ضحيتنا كان يخرج كثيراً. |
| Seni görmesinin onun için iyi olduğunu düşünmüyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أنّ رؤيتها لك شيء جيد بالنسبة لها |
| Güvenli evdeki patlamanın kaza olduğuna inanmıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أعتقد أنّ إنفجار البيت الآمن كان حادثا. |
| Geleceğimizi biyofabrike etmekten başka bir seçeneğimiz olduğunu sanmıyorum. | TED | لا أعتقد أنّ لدينا أيّ خيارٍ غير التصنيع الحيويّ في المستقبل. |
| Bunun, bu yıl için iyi bir fikir olduğunu sanmıyorum. Biliyorsun, gittikçe daha da büyüyorsun... | Open Subtitles | لا أعتقد أنّ هذه فكرة مناسبة لهذه السنة لقد أصبحت كبيراً و.. |
| Bütün diğer işlerini boş veriyor.Eve bildirilecek kişisel bir yaşamı olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | يتجاهل كلّ عمله الآخر . لا أعتقد أنّ حياته الشّخصيّة أصبحت تهمه على الإطلاق |
| Silahlı ama senin için problem olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | و هي مسلّحة لكن لا أعتقد أنّ هذه مشكلةٌ بالنسبة لك |
| Adamın göğüs ölçüsünün durumuyla ilgisi olduğunu sanmıyorum. Kazara kendini ayağından vurmuş. | Open Subtitles | لا أعتقد أنّ حجم صدريته له علاقة بالحالة لقد أطلق الرصاص على قدمه دون قصد |
| Kuralları biliyor olsaydınız bile, ki bilmiyorsunuz artık bu kuralların geçerli olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | حتّى إن كنت تعرف قوانينها والتي لا تعرفها لا أعتقد أنّ القوانين تعُد مهمّة بعد الآن |
| Bu pencerelerden gelmedikleri kesin. Olay mahallinin burası olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | من الواضح أنّهم لم يأتوا إلى هذه النافذة لا أعتقد أنّ هذا المكان مسرح جريمتنا |
| İşkencenin şu an için en doğru hareket olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أنّ التعذيب هو الخيار الأفضل هنا |
| Bu spor içeceğinin basketbolla ilgisi olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أنّ هذا المشروب الرياضي الجديد متعلقٌ بكرّة السلة |
| Gerçi, bunun burada nadir bir şey olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | لكن لا أعتقد أنّ هُناك أيّ شيء غير مألوف حيال ذلك هُنا بهذه الأرجاء. |
| Deniyorum. bence alüminyumu az koydun. | Open Subtitles | اختبره، لا أعتقد أنّ لديك ما يكفى من الألومنيوم |
| Sanırım insanları kamçılamanın iyi bir motivasyon kaynağı olduğunu düşünmüyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أنّ ضرب الناس بالسوط هو محفز مناسب |
| Geçmişteki içtiklerinin hamile kalma ihtimaline bir etkisi olduğuna inanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أنّ شُربك السابق له تأثير أيّاً كان على فُرص حملك. |
| Asagiya inebilecegini sanmiyorum. Sorun çikarmaz. | Open Subtitles | لا أعتقد أنّ بإمكانه الوصول للدور السفلي لن يسبب أيّة مشاكل |
| Evet, ama yaşam tecrübemin bunlar için bana yardımı olacağını sanmıyorum. | Open Subtitles | نعم، لكن لا أعتقد أنّ الخبرة في الحياة ستفيدني مع هذا. |
| Kimsenin olduğunu zannetmiyorum,hayatım. | Open Subtitles | لا أعتقد أنّ أيّ أحد هنا يا عزيزي |
| Arama izni almamıza yeteceğini hiç sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أنّ لدينا ما يكفي لأجل مذكّرة تفتيش |