| Özür dilerim, başrahiple ilgili bir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | آسف ، أنا لا أعلم أيّ شيء عن رئيس الدير. |
| Parşömen hakkında bir şey bilmiyorum ama Yeraltı Dünyası'ndaki yırtık kapatılamaz. | Open Subtitles | أنا لا أعلم أيّ شيء عن اللـّفيفة ، لكن الشقّ إلى العالم السفلي لا يمكن غلقه. |
| Bu konuda bir şey bilmiyorum. Evde ders çalışıyordum. | Open Subtitles | لا أعلم أيّ شيء بشأن ذلك، لقد كنت في المنزل أدرس |
| Parşömen hakkında hiçbir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | سامحينى أيتها المؤمنة، لا أعلم أيّ شيء عن اللفيفة. |
| Belli ki hakkımda bir şeyler biliyorsunuz. Ama ben sizin hakkınızda hiçbir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | من الجليّ أنّكَ تعلم شيئًا عنّي، لكنّي لا أعلم أيّ شيء عنكَ. |
| Sanırım. Sadece hakkında hiçbir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | أعتقد ذلك ، أنـا فقط لا أعلم أيّ شيء عنـكِ |
| Taşınabilir bellek hakkında bir şey bilmiyorum ben. Zor yoldan mı istiyorsun? Kafanı koparayım da gör o zaman! | Open Subtitles | لا أعلم أيّ شيء فيما يخص فلاشة - إذاً الطريقة القاسية، سأقطع رأسك - |
| Bu konuda hiç bir şey bilmiyorum ve sen bana bu gün hiç uğramadın. | Open Subtitles | لا أعلم أيّ شيء عنه وأنت لم تأتي إليّ اليوم |
| bir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعلم أيّ شيء. |
| Resim hakkında bir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعلم أيّ شيء إزاء اللوحة |
| Bu konuda bir şey bilmiyorum ben. | Open Subtitles | لا أعلم أيّ شيء عن هذا. |
| Hayır, o şirketle ilgili ya da beni neden öldürmek istedikleriyle ilgili hiçbir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | كلّا لا أعلم أيّ شيء عن تلك الشركة أو عن سبب رغبتهم في قتلي |
| Bu hafta hakkında hiçbir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعلم أيّ شيء من أيِّ شيء هذا الأسبوع |
| Petrol işiyle ilgili hiçbir şey bilmiyorum ki ben. | Open Subtitles | لا أعلم أيّ شيء عن أعمال النفط |
| Bununla lakalı hiçbir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعلم أيّ شيء عن ذلك. |
| Bununla lakalı hiçbir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعلم أيّ شيء عن ذلك. |
| Ok hakkında hiçbir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعلم أيّ شيء عن السهم. |