"لا أفترض" - Translation from Arabic to Turkish

    • herhalde
        
    • - Sanırım
        
    • sanıyorum
        
    • düşünmüyorum
        
    • zannetmiyorum
        
    • farz
        
    Ama zavallı annemin arzuları senin için pek bir şey ifade etmiyor herhalde. Open Subtitles بالرغم من أنني لا أفترض ان رغبات ماما المسكينة كانت تعني لك الكثير
    - Evet, olmaz herhalde. - Zaten, gerçek de olmaz. Open Subtitles لا ، اننى لا أفترض ذلك و لن يكون حقيقيا أيضا
    Motor çalışmazsa ısıtıcı da çalışmaz herhalde. Open Subtitles أنا لا أفترض أن يدار سخان إذا كان المحرك لا يعمل.
    - Sanırım buraya küresel ısınmadan bahsetmek için gelmediniz. Open Subtitles لا أفترض أنّك هنا لتبيع لي شيئا يخصّ التغيّر المناخي العالميّ.
    Yatağa götürmek için viski istemezsiniz sanıyorum? Open Subtitles لا أفترض بأنكِ تريدين بعض الويسكي لتأخذيهِ إلى السرير؟
    Bir model arıyordu. İyi bir resim olduğunu bile düşünmüyorum. Open Subtitles لقد أراد عارضة لا أفترض بأنها كانت لوحة جيدة
    Yarısı için sizi suçlayabileceğimi zannetmiyorum. Open Subtitles أنا لا أفترض بأنني يمكن أن أفضحكم للنصف منه.
    Destekleyen tek fahişe değilsiniz herhalde. Open Subtitles حسناً ، أنا لا أفترض أنك العاهرة الوحيدة التى فعلت
    O hareketleri nereden öğrendiğini bana söylemek istemezsin herhalde. Open Subtitles أعتقد أنه تدريب لا أفترض بأنكى تُريدُى إخْباري أين تعلمتى تلك الحركاتِ ؟
    Meseleyi bana anlatmayacaksınız herhalde, ama bu çocuk neden bu kadar önemli? Open Subtitles لا أفترض أنك ستخبرينى عن ماذا يكون كل هذا الأمر ما هو الأكثر أهمية بشأن هذه الطفلة ؟
    Buradan elimi kolumu sallayarak çıkmama izin vermeyeceksin herhalde. Open Subtitles أنا لا أفترض أنك ستدعيني فقط أمشي للخارج ؟
    Seçme şansım olduğu söylenemez herhalde, değil mi? Open Subtitles حسناً، لا أفترض أن لدي خيارات كثيرة أليس كذلك ؟
    herhalde içinde çek-yat olan odalardan birini tutmadın. Open Subtitles لا أفترض أن لديك جناحاَ فاخراَ بأريكة تسحب من الجدار
    herhalde yanında organik ıslak mendil yoktur, değil mi? Open Subtitles لا أفترض أنّ معكِ مناديل المسح العضويّة للأطفال؟
    Paralarımın bir kısmını çıkarmamıştır, herhalde? Open Subtitles لا أفترض أنّ أياً من أموالي قد خرجت منه؟
    - Sanırım girmemize izin vermeyeceksiniz. Open Subtitles أنا لا أفترض أنك يمكن أن تسمح لي فقط من خلال؟
    - Sanırım bunun hakkında konuşmak istemiyorsun. Open Subtitles لا أفترض أنك تريد الحديث عن ذلك.
    Çok geçmeden ikisi de olmayacak sanıyorum. Open Subtitles لا أفترض بأني سأحصلُ على أيّ منهم قبل فترة طويلة
    Işık'ın yeni ortağının kim olduğu konusunda ilerleme kaydettiğimizi düşünmüyorum. Open Subtitles أنا لا أفترض أننا إقتربنا من تحديد الشريك الجديد للــ"ليت"؟
    Bunun,senin iş tanımına dahil olduğunu zannetmiyorum. Open Subtitles أنا لا أفترض أن أهزم وأنا تحت تلك النوعية من التدريبات
    Hayır. farz ediyorum ki İsviçre'deki Alplerin üzerindeler. Open Subtitles لا, أفترض أنه فى الجبل الموجود فى سويسرا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more