| Sen skleroderma olmasını istemiyorsun çünkü bu öleceği anlamına geliyor. | Open Subtitles | أنتِ لا تريدينه أن يكونَ تصلّب الجلد إذ سيعني هذا أنّ الطفلَ سيموت |
| Önce istemiyorsun, sonra da başından savmak için yapıyorsun. | Open Subtitles | أحيانًا لا تريدينه ومن ثمّ تفعلينه فحسب وتنتهين منه. |
| Netleşsin diye soruyorum, iki durumda da istemiyorsun değil mi? | Open Subtitles | لكنكِ لا تريدينه في كلتا الحالتين لنكن واضحين |
| Siyah mantarlarım var, istemediğini biliyorum, o yüzden hadi başla. | Open Subtitles | لدي المورليس الذي أعرف أنك لا تريدينه لذا تعالي ودعيني أحصل عليها |
| İstemiyorsan, onları bana gönderebilirsin, ayaklarımı tıkıştırır giyerim. | Open Subtitles | أن كنت لا تريدينه أرسليه لي وأنا سأدخل قدمي به ليصبح مناسباً |
| Bu büyütülecek bir şey değil ve istemediğin hiçbir şeyin içinde olmazsın, tamam mı? | Open Subtitles | هذه ليس قضية كبيرة ولا شيء سيحدث أنت لا تريدينه أن يحدث، جيد؟ |
| Seni yapmak istemediğin bir şeyi yapman için zorlamayacağım. | Open Subtitles | لكن هل تعلمين؟ لن ادفعك لعمل شيء لا تريدينه. |
| İsimlendirmek onun senden nefret etmesini sağlayacak, ve onun senden nefret etmesini istemiyorsun, çünkü kafanın bir köşesinde, hala onun sana dönme şansının olacağını düşünüyorsun. | Open Subtitles | إن سميتها فسوف يكرهك، وأنت لا تريدينه أن يكرهك، لأنه في داخلك، |
| Ona seçim mi yaptıramazsın yoksa yaptırmak mı istemiyorsun? | Open Subtitles | لا تستطيعين أنْ تجعليه يختار ؟ بل لا تريدينه أنْ يختار |
| Burada olduğunu bilmesini mi istemiyorsun yoksa burada olmanın nedenini mi? | Open Subtitles | لا تريدينه أن يعلم بعودتك، أم بسبب عودتك؟ |
| Ama işe yaramayacak, çünkü geleceği karanlık tek gecelik ilişkiler ve problemi penisler istemiyorsun. | Open Subtitles | لكنهذالن يجدي، والسببهو أن مستقبلليلةٍحميمةٍواحده ... ومشاكلالقضيب، هو ما لا تريدينه |
| Gitmesini istemiyorsun değil mi? | Open Subtitles | لا تريدينه أن يرحل، أليس كذلك؟ |
| Seninle bağlantılı olduğunu bilmesini istemiyorsun. | Open Subtitles | لا تريدينه أن يعرف بأنه متصل بك |
| Hayır, sadece sona ermesini istemiyorsun. | Open Subtitles | كلا,أنت لا تريدينه أن يتوقف فحسب |
| Onun gerçeği bilmesini istemiyorsun. | Open Subtitles | أنتِ لا تريدينه أن يعرف الحقيقة ؟ |
| Eğer senin komada olmasını istemediğini biliyorsa neden hala devam ediyor ki? | Open Subtitles | ان كان يعلم أنكِ لا تريدينه في الغيبوبة فلمَ ما زال يتظاهر بها؟ |
| Bunu buraya çıkartmamı istemediğini biliyorum. | Open Subtitles | ماذا تفعلين ؟ أعلم أنّكي قلتي أنّكي لا تريدينه معلق في الاعلى |
| - Değişmesini istemediğini söylemiştin. | Open Subtitles | أخبرتيه أنكِ لا تريدينه أن يتغيّر |
| Ben öyle sandım ama eğer sen istemiyorsan... | Open Subtitles | اعتقد أنني كذلك ولكن لو كنتِ لا تريدينه... |
| - Eğer istemiyorsan, at gitsin. - Onu atamam. | Open Subtitles | إذا كنتِ لا تريدينه, أرميه بعيداً - لا أستطيع رميها بعيداً - |
| Eğer seni merkeze tayin etmesini istemiyorsan gitme sen de. | Open Subtitles | (جونز) لو أنكِ لا تريدينه أن ينقلكِ إلى المكتب فلا تذهبي إذن |
| Senin duşa işeyen bir arkadaşın olduğunu bilmesini istemediğin için olabilir mi? | Open Subtitles | هل ممكن أن يكون السبب أنك لا تريدينه أن يعرف بأن لديك صديق يتبول في الدش؟ |
| Seni yapmak istemediğin bir şeyi yapmaya zorlamak istemiyorum. | Open Subtitles | أنا فقط لا أريد أن أدفعك بالقوة لفعل شيء أنتِ لا تريدينه |