"لا تعرف كيف" - Translation from Arabic to Turkish

• bilmiyorsun
• bilmiyor
• bilmiyorsunuz

Eşsiz mükemmel bir insan_BAR_olmana karşın, nerede çiçek açacağını bilmiyorsun.
أنت إنسان رائع بلا شبيه لا تعرف كيف تفتح قلبك

Nasıl birini bu kadar çok sevebiliyorsun ve nasıl olduğunu bilmiyorsun.
كيف بستطاعتك حب شخص ما كثير و انت لا تعرف كيف

Bunu becerebilecek birisi olmadığın için, çünkü nasıl yapılacak bilmiyorsun,
هذا لأنك لا تقدر على فعله لأنك لا تعرف كيف

Telefon çalıyor,arkadaşları onu arıyorlar, ama onlarla nasıl konuşacağını bilmiyor.
يرن الهاتف، يتصل الأصدقاء، لكنها لا تعرف كيف ترد عليهم.

su anda o hislerin ne oldugunu bilmiyor olabilir ama kizimi taniyorum ben.
قد لا تعرف كيف تتعامل مع تلكالمشاعرالآن.. لكني أعرفها وهي موجودة ولطالما كانت

Bu gezegendeki bir şey. Bunu nasıl kontrol edeceğinizi bilmiyorsunuz.
على هذا الكوكب إذاً أنت لا تعرف كيف تتحكم به

Ya düşündüğün kadar mutsuz değilsin ya da acayip korkak ve zayıf karakterlisin ve kendine nasıl bakacağını bilmiyorsun.
اما انك لست غير سعيد كما تظن او انك جبان و ضعيف و لا تعرف كيف تعتني بنفسك علىالاطلاق

Senin başına gelmedi hiç. Nasıl bir şey olduğunu bilmiyorsun.
أنك لم تحظى بهذا الشيء و لا تعرف كيف يكون

Sen burada değildin ve nasıl bir şey olduğunu bilmiyorsun.
انت لم تكن هنا لذلك لا تعرف كيف كان الوضع

Böyle diyorsun ama 1,40 olmanın ne demek olduğunu bilmiyorsun...
أنك تقول ذلك لأنك لا تعرف كيف تبدو بطول أربعة أقدام

Ben de onu söylüyordum. Düşmesini bilmiyorsun. Tut.
هذا ما أحاول أخبارة بة مشكلتك أنك لا تعرف كيف تسقط بطريقة صحيحة

Senin hayatını sona erdirecek emrin imzasını ne kadar zor bulduğumu bilmiyorsun.
أنت لا تعرف كيف وجدته بصعوبة يوقع الطلب لإنهاء حياتك

Daha yarım gün gördün. Son günlerdeki halini bilmiyorsun.
انت قضيت معه نصف يوم فقط انت لا تعرف كيف يكون شكله

Sen bir ofisi yönetmeyi bilmiyorsun.
أنت لا تعرف كيف تسيّر العمل فى هذا المكتب

Sen hala nasıl davranılacağını bilmiyorsun değil mi?
مازلت لا تعرف كيف تحسن من سلوكك أليس كذلك؟

Çünkü artık vahşi yaşamda yaşamaya uygun değil. Yaprakları nasıl yiyeceğini bilmiyor.
لأنها لم تتكيف على حياة الغابات لا تعرف كيف تأكل أوراق الاشجار

Çarpılmaktan ve üstüme basılmasından usandım. Buradaki aptal sarışınların hiçbiri nasıl dans edileceğini bilmiyor.
لقد تعبت من الإصطدام بى و الدوس على إن أى واحدة من هؤلاء لا تعرف كيف ترقص

Nasıl ateş edeceğini bilmiyor musun? Bizler nasıl ateş edildiğini bilmeyiz.
انت لا تعرف كيف تستعمل مسدسا كل الأخوة لا يعرفون كيف يطلقون ايها العنصري

Ama, Peder, bize nasıl işkence ettiklerini bilmiyorsunuz.
لكنّك لا تعرف كيف يقومون بتعذيبنا أيها القدّيس

- Kamyonla cinayete teşebbüs. - Adamın, neye benzediğini bile bilmiyorsunuz.
الشروع في القتل بسيارة أنت لا تعرف كيف يبدو الأمر بحق الجحيم