| Çok fazla yaklaşma. Benim meselelerimi bana bırak. | Open Subtitles | لكن لا تقترب أكثر من اللازم دعني أعالج أموري بمفردي |
| Daha fazla yaklaşma yoksa seni dolma yaparım! | Open Subtitles | لا تقترب أكثر، وإلا فرغت فيك الخزانة بالكامل |
| Daha fazla yaklaşma yoksa seni vururum, Jacques. - Tanrı şahidimdir ki, seni vururum. | Open Subtitles | لا تقترب أكثر , أو سأصيبك جاك أقسم بالله, سأصيبك |
| Ondan uzak dur. | Open Subtitles | لا تقترب من هناك ابتعد عن النهر , ابق بعيدا |
| Benden uzak dur, yoksa kendimi pencereden aşağı atarım. | Open Subtitles | .إياك , لا تقترب منّي وإلا قفزت من النافذة |
| Sakın yaklaşma, yoksa, bu orospunun beynini uçururum. | Open Subtitles | لا تقترب أكثر سأفجّر رأس هذه الساقطة |
| - Sen uzaylısın. - Yaklaşma. | Open Subtitles | أنت مخلوق غريب للغاية لا تقترب أكثر |
| Hayır, hayır, yanıma yaklaşmayın. Kimsenin incinmesini istemiyorum. | Open Subtitles | لا، لا، لا تقترب منّي لا أريد لأحد أن يتأذى |
| Daha yakına gelme, tamam mı? | Open Subtitles | لا تقترب أكثر ، حسناً ؟ |
| fazla yaklaşma. Derinleştikçe dikleşiyor. | Open Subtitles | لا تقترب أكثر إنها تزيد إنحداراً كلما إقتربت |
| fazla yaklaşma. Ona doğru nefes alma. | Open Subtitles | لا تقترب كثيرا، لا ننتفس حتى بقربه إن قابل للكسر سريعا |
| Asla bir kistik fibroz hastasına 1 metreden fazla yaklaşma. | Open Subtitles | لا تقترب لأكثر من 3 أقدام من مريض تليّف كيسيّ آخر |
| - Seninle alay etmeyeceğim. - Yanıma fazla yaklaşma! | Open Subtitles | لن أجعل منك أضحوكة - فقط لا تقترب منيّ - |
| Ölecek! Seni uyarıyorum Melez. Daha fazla yaklaşma! | Open Subtitles | ستموت,لقد حذرتك أيها الدامبيل لا تقترب |
| Daha fazla yaklaşma yoksa seni vururum! | Open Subtitles | لا تقترب أكثر أو أطلق النار عليك |
| Benden uzak dur çünkü bir daha asla ama asla yüzünü görmek istemiyorum. | Open Subtitles | لا تقترب مني، لأنني لا أريد بالبتة رؤية وجهك ثانية |
| Sadece buzluğa sakladığım donmuş çikolatamdan uzak dur yeter. | Open Subtitles | لا تقترب من الحليب المجمد الذى أَخْفَيته خلف دُرْج الثلج |
| Hiçbir şey olmamanız daha çok işime gelir. Kızımdan uzak dur. | Open Subtitles | أفضّل لا علاقة بينكما لا تقترب من ابنتي |
| Sakın yaklaşma, yoksa ateş ederim! | Open Subtitles | لا تقترب, وإلا أطلقت عليك |
| - Yaklaşma, seni vururum. | Open Subtitles | لا تقترب وإلا أطلقت عليك النار |
| Eğer yaralı bir mahkum görürseniz, ona korumanız olmadan yaklaşmayın. | Open Subtitles | إذا رأيت سجين مجروح, لا تقترب منه دون حماية. |
| Hayır, hayır. Daha yakına gelme. | Open Subtitles | لا لا تقترب بشكل أكبر |
| dışarı çıkıyorsan yolun oralara gitme. Olur mu? | Open Subtitles | اذا كنت ذاهب الى الخارج لا تقترب من الطريق,حسنا؟ |
| - Geri çekilin. - O benim masam. | Open Subtitles | ـ لا تقترب ـ هذا مكتبي |
| Ahh... Onlar ninja kediler. Yanlarına dikkatsizce yaklaşma sakın. | Open Subtitles | إنّهم قطط نينجا، لا تقترب منهم بشكلٍ مهمل |