"لا يعض" - Translation from Arabic to Turkish

• ısırmaz
• ısırmıyor
• Isırmaz merak

Hayır, inekler ısırmaz. Üst kesici dişleri olmadığını hepimiz biliyoruz.
لا,إن البقر لا يعض نحن جميعا نعرف أنهم يفتقدون الأسنان العلوية

"Ağzında bir kemik olan köpek, havlamaz ve ısırmaz. "
كلب معه العظم في فمه لا ينبح و لا يعض

Hey, kızım, semt köpeği ısırmaz ona sormazsan eğer.
يا فتاة ، الكلب لا يعض الا اذا طلبت منه

Görüyorsun ya, ısırmıyor. Tokat da atmıyor.
أترين , أنه لا يعض ولا يصفع أيضاً

Isırmaz, merak etme. Ben de ısırmam.
لا, هو لا يعض, ولا أنا

Bunu unutma, havlayan rahip ısırmaz.
تذكّر فقط، القسيس الذي ينبح لا يعض.

- Martılar insanları ısırmaz, merak etme.
البط لا يعض. هيا. إنني أصور الفيديو.

Efendim deng sivrisinekleri geceleri ısırmaz.
سيدي, بعوض حمى الضنك لا يعض في الليل

devam et, ısırmaz.
إفعل إنه لا يعض

Heyecanlanma. İblis seni ısırmaz.
لا تقلقِ, هذا الشيطان لا يعض

Süper! Bu şey ısırmaz değil mi?
-هذا الشيء لا يعض , أليس كذلك؟

Merak etmeyin, ısırmaz!
لا تقلقوا، إنّه لا يعض.

Balık balığı ısırmaz.
السمك لا يعض بعضه.

O timsah ısırmaz.
التمساح لا يعض.

Korkmayın, ısırmaz.
لا تخف ، هو لا يعض ...

Çoğu zaman ısırmaz.
. أنه لا يعض ...

İlk defa ona yaklaşan birini ısırmıyor.
إنها أول مرة إنه لا يعض أحداً يقترب منه

Havlıyor ama ısırmıyor.
ينبح كثيراً و لا يعض

Isırmaz merak etme, Benny.
انه لا يعض يا "بيني"

- Isırmaz merak etme. - Onun bir çekici var.
أنه لا يعض - هو لديه مطرقة -