"لتحصل" - Translation from Arabic to Turkish

    • almak
        
    • almaya
        
    • al
        
    • elde
        
    • bulmak
        
    • kazanmak
        
    • alabilmek için
        
    • sahip
        
    • istiyorsan
        
    • yaptırmak için
        
    Ama beni vurursan, tüm bu adamların önünde şunu açıklığa kavuşturalım, siz Julie Maragon'u almak için burada değilsiniz. Open Subtitles لكن، إذا أنت تسقطني، دعنا نكون واضحون، أمام كل هؤلاء الرجال أنت ليس هنا لتحصل على جولي مورجان خارجا
    Bir şeyi çok istediğiniz ve... onu almak için herşeyi yapabileceğiniz oldumu hiç? Open Subtitles هل أردت أبدا شىء سىء جدا والذى قد تفعل أى شىء لتحصل عليه
    Buraya uyuşturucu almaya gelmiş olabilir, güvenlik görevlisi ortaya çıkar ve... Open Subtitles من المحتمل أنها أتت لتحصل على جرعة ..ففاجئها الحارس الأمني، و
    "Gel ve al!" "Amerika, altın dağı!" Open Subtitles تعالى لتحصل على ما تريد أمريكا جبل الذهب
    Oradaki bir kömür parçasından elmas elde etmenin imkanı yok. Open Subtitles ليس هُناك فرصة لتحصل على ألماس من قطعة فحم. هُناك.
    Kadın bulmak için büyüleyici kişiliğine bel bağlamak zorundasın. Tanrı yardımcın olsun. Open Subtitles عليك أن تعتمد على شخصيتك المنتصرة لتحصل على النساء , ليعينك الله
    Hiç ihtiyacın olmayan şeyleri almak zorunda kalırsın. Reklamları para kazanır. Open Subtitles على اشياء لا تحتاجها وهي موجودة , فقط لتحصل على الامن
    Doğru dürüst yanıtlar almak için adamın uyanmasını bekleyemiyor musun? Open Subtitles لا يمكنك انتظار الرجل حتى يستيقظ، لتحصل على إجابات حقيقية؟
    Hani şu müze bilgilerini almak için çaldığın telefon var ya? Open Subtitles مثلما تعرف، الجوال الذي سرقته لتحصل على معلومات عن المتحف ؟
    Ama serbest kaldıysa niye kendi çocuğunu almak için öldürdü ki? Open Subtitles لكن ان تم اطلاق سراحها لم ستقوم بالقتل لتحصل على ابنها؟
    Bütün bu zaman boyunca beni Ghost'tan intikam almak için kullandığın? Open Subtitles هل كُنت تستخدمنى طوال هذه الفترة لتحصل على إنتقامك من جوست
    İstediğiniz cevabı almak için soruyu doğru şekilde sormalısınız ve barışı sağlamak için doğru şekilde hayır demelisiniz. TED عليك طرح أسئلة بطريقة صحيحة لتحصل على الإجابات المقنعة، و عليك أن تقول لا بالشكل الصحيح ليبقى السلام.
    Benzinciye girmişler Blanche sigara almaya giderken Emmet önlerine çıkmış. Open Subtitles سمعت أنهم لما توقفوا عند محطة الوقود نزلت بلانش لتحصل على بعض السجائر و ذلك كان هو الوقت الذي واجههم فيه
    Buraya, örnek bir iki parça almaya geldik, devam eden bir soruşturmayı anlatmaya değil. Open Subtitles اسمع، أنك هنا لتحصل على بعض العينات، لا للتحدث عن تحقيق مفتوح
    Buraya kadar sana olan iki yüz dolar borcumu almaya mı geldin? Open Subtitles هل قطعت كل هذا الطريق لتحصل على 200دولار التي أدين لك؟
    Bruno, bir dakika için ortadan kaybol. Gidip dergi falan al. Open Subtitles برونو ,اختبىء اذهب لتحصل على مجله او شىء ما
    Giyin de gel paranı al, gitmekte özgürsün. Open Subtitles ارتدي ملابسك وتعالي لتحصل علي النقود انت حر ان تذهب
    Giyinecek kadar güçIü. İstediği her şeyi elde edebilecek kadar güçIü. Open Subtitles قوية كفاية لتلبس , قوية كفاية لتحصل على كل ما تريد
    Yani, Turks ve Caicos adasında hızlı internet bulmak, pek zor değil. Open Subtitles أقصد , ليس صعبا لتحصل على نت بسرعة عالية في توركس وكيكوس
    Fazladan bir şeyler kazanmak için hazır yemek firmasında çalışıyor. Open Subtitles انها تعمل لدى احد الممولين للمطاعم لتحصل على اموال اضافية
    Jack, sanırım annen Noel'de çocuklarına hediye alabilmek için kendini feda etmiş. Open Subtitles جاك .. أنا أظن ان أمك تكون معه لتحصل لك على هداي
    Konuşan bir ayıcık olmadığımı biliyorum ama en azından bana sahip olmak için büyülü bir dilek dilemene gerek yok. Open Subtitles .. أعرف أني لست دبدبوب ناطق و لكن و لكن على الأقل ليس عليك أن تتمنى أمنية سحرية لتحصل علي
    Eğer çok farklı bir boğa istiyorsan, elde etmek için biraz zahmet çekmen gerek. Open Subtitles الان, اذا كان لديك الجهد لتحصل عليه, فسيكون اختلافا كبيرا. الا ترى؟
    Ben bazı Hollywood yıldızları gibi sana istediği şeyi yaptırmak için göz kırpacak bir tip değilim. Open Subtitles أنا لست إحدى نجمات هوليوود الناشئة التي تتملقك لتحصل على ما تريد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more