| Eğer Tunuslular buraya düşmeden, terör problemiyle baş etmenin bir yolunu bulabilirse, hem bölgeleri için, hem hepimiz için bir model olacaklar. | TED | إذا تمكن التونسيون من معرفة كيفية التعامل مع مشاكلهم بالإرهاب بدون الانتهاء بهذه الوضعية, سيكونون قدوة , ليس فقط لمنطقتهم بل لجميعنا. | 
| Duygunun doğasını çok uzun bir süre yanlış anladık ve onların aslında ne olduğunu anlamak hepimiz için önemli sonuçlar verecektir. | TED | لقد فهمنا طبيعة المشاعر بشكل خاطئ منذ مدة طويلة. وإنّ فهم حقيقة المشاعر له نتائج هامّة لجميعنا. | 
| Sigara içmek sadece senin için değil hepimiz için zararlı. | Open Subtitles | التدخين ليس فقط سيئ لك، انه سيئ لجميعنا. | 
| hepimizin sonsuza dek yaşamasını istiyorum. Nasıl? Bunu nasıl yapacağız? | Open Subtitles | أريد لك أن تعيشي للأبد أريد لجميعنا العيش للأبد | 
| Onun oğlu. hepimizin bu işten bir beklentisi var. Senin de olmadığını sanma. | Open Subtitles | لجميعنا مصلحة في هذا لا تظن أن لا مصلحة لديك | 
| Bu hepimize sezgisel olarak mantıklı gelebilir. Fakat girişim fonu bağlamında kötü sonuçlara sebep olmakta. | TED | الآن هذا قد يكون بديهيا لجميعنا هنا، لكنه له عواقب مؤسفة في هذا السياق من تمويل المشاريع. | 
| Adileşmeyin. Burası büyük bir kumsal. hepimize yetecek kadar yer var. | Open Subtitles | لا تكونوا أغبياء هذا الشاطئ كبير, هنالك مساحه لجميعنا | 
| William, hepimiz için bardağın yarısı hayallerle dolu durumu bu. | Open Subtitles | وليام هذا الكأس نصفه مملوء بالأحلام لجميعنا. | 
| Hiç olmamış gibi davransam hepimiz için daha az garip olur diye düşünmüştüm. | Open Subtitles | نعم كنت اظن انه سيكون أقل احراجا لجميعنا ان ادعينا ان ذلك لم يحصل | 
| Bunu yaptım çünkü inanıyorum ki bizim birlikte gelişimiz şahane bir şey bize hepimiz için ödüller ve keyifler sağlayacaktır. | Open Subtitles | لقد فعلت ذلك لأنني آمنت أننا معاً لهو شيء رائع الذي سيوفر السعادة و المال لجميعنا | 
| Çünkü bu seni unutamadığı anlamına gelir ve bu da hepimiz için koca bir kargaşa demektir. | Open Subtitles | لأن هذا يعني أنه لا يستطيع التخلص منك مما سيخلف كومة كبيرة من الفوضى لجميعنا | 
| - Yeni ortak hayatımız hepimiz için zor. | Open Subtitles | انا اعلم ان هذه الاوقات عصيبه لجميعنا | 
| İkiye ayrılıyorsunuz Daha küçük gruplar, daha rahat... hepimiz için | Open Subtitles | أنت ستنقسم الى نصفين مجموعات أصغر، أكثر راحة... لجميعنا | 
| hepimiz için büyük ve umulmadık bir değişiklik. | Open Subtitles | هذا تغيير ضخم وغير متوقع لجميعنا. | 
| hepimiz için üzücü bir gün olduğunun farkındayım. | Open Subtitles | أعلم أنه يوم حزين للغاية لجميعنا | 
| Suya ihtiyacımız var! Yani çok suya! hepimizin! | Open Subtitles | نحن بحاجة للمياه اقصد الكثير من المياه لجميعنا | 
| Bu insanlara azmimizi gösterin, böylece hepimizin bugün eve dönme şansı olur. | Open Subtitles | نظهر لهؤلاء الناس حلُّنا. وهنالك فرصة لجميعنا لنذهب للوطن اليوم. | 
| Artık hepimizin birlikte güneş ışığına doğru ilerlemesinin zamanı geldi. | Open Subtitles | لقد حان الوقتُ لجميعنا لنخرجُ لضوءِ .الشمسِ معًا | 
| hepimizin kirasını ben ödediğim için. | Open Subtitles | لدى شقتى الخاصه لأننى من يدفع الإيجار لجميعنا الآن | 
| Önemli değil. Başlangıçta hepimize olur. | Open Subtitles | لا تقلق, فالأمر يحصل لجميعنا في بداية الأمر | 
| Partide hepimize uygun yiyecekler olduğundan emin olmak istedim. | Open Subtitles | بأني أشعر بشعور رائع . أود التأكد فقط أن كان هنالك الطعام لجميعنا | 
| Kontes'in burasıyla ilgisini kesmek için hepimize ihtiyaç var. | Open Subtitles | نحن بحاجة لجميعنا اذا كنا سننهي قبضة الكونتيسة على هذا المكان, |