| Dünyanın en kusursuz adamıyla yaşamak? Tapılası kusurlu ile bir Şansın vardı. | Open Subtitles | حسناً ،لقد كان لديك فرصتك مع ذات العيوب الرئع |
| Bırakma Şansın vardı ama artık geçti. | Open Subtitles | كان لديك فرصتك للإنسحاب و قد ضاعت |
| Hepimiz gibi Şansın vardı ve sen kaybettin! | Open Subtitles | لقد كانت لديك فرصتك للفوز مثل الجميع |
| Son şansını kullandın. Al bakalım. | Open Subtitles | كانت لديك فرصتك الأخيرة خذ هذا معك |
| Sen şansını kullandın, Teague ve bunu kaçırdığın için Tanrı'ya şükret. - Evet! - İçmek istiyorum! | Open Subtitles | كان لديك فرصتك والحمد لله قمت بتفجيرها. نعم - اريد ان اشرب , اريد ان اشرب |
| Belki. Ama bizden yana şansını kullandın. | Open Subtitles | ربما, ولكن كانت لديك فرصتك معنا. |
| Şansın vardı ve sen onu harcadın. | Open Subtitles | كان لديك فرصتك و انت أضعتها |
| Yani, o dar sokaktayken bu Şansın vardı. | Open Subtitles | كانت لديك فرصتك في الممر |
| Şansın vardı. | Open Subtitles | كان لديك فرصتك. |
| Şansın vardı. | Open Subtitles | كانت لديك فرصتك |
| Şansın vardı. | Open Subtitles | هل كان لديك فرصتك. |
| Şansın vardı. Bir sürü Şansın vardı. | Open Subtitles | لديك فرصتك, لديك عدة فرص |
| Bir Şansın vardı. | Open Subtitles | هل كان لديك فرصتك. |
| Şansın vardı. | Open Subtitles | كان لديك فرصتك |
| Bu şansını kullandın. | Open Subtitles | هل كان لديك فرصتك. |