| Kocaman bir ofisin var, zımba silahın var resmen bir rüyayı yaşıyorsun! | Open Subtitles | لديك مكتب كبير, لديك دباسه انت تعيش الحلم, يارجل |
| Fakülte binasında bir ofisin var. | Open Subtitles | لقد كان لديك مكتب هُناك. |
| Bunun için bir ofisin var sanıyordum. | Open Subtitles | ظننت أن لديك مكتب لذلك |
| Ofisin çok etkileyiciymiş. Çalılıklarla çevrili. | Open Subtitles | لديك مكتب يثير الإعجاب محاطٌ بالشجيرات |
| Ofisin çok güzelmiş. | Open Subtitles | لديك مكتب جميل |
| Senin daha büyük bir odan olmasının firma için en iyisi olduğuna karar verdik ve benden seninle odaları değiştirmemi istediler. | Open Subtitles | كلنا رأينا أنّه من الأفضل للشركة أن يكون لديك مكتب أكبر، لذا طُلب منّي التبديل. |
| Wall Street 67'de ne zaman bir ofisin oldu? | Open Subtitles | متى كان لديك مكتب في شارع 67 في (وول ستريت) ؟ |
| Senin ofisin yok mu? | Open Subtitles | ليس لديك مكتب ؟ |
| Şu yazı gösteriş için mi yoksa cidden ofisiniz var mı? | Open Subtitles | أتلك اللافتة للاستعراض أم أن لديك مكتب بحق؟ |
| Çok güzel bir ofisin var. | Open Subtitles | لديك مكتب جميل |
| Artik bir ofisin var. | Open Subtitles | لديك مكتب! |
| Efsane bir odan var değil mi? | Open Subtitles | هل لديك مكتب سيء؟ |
| Ne zaman senin ofisin oldu John? | Open Subtitles | منذ متى وأنت لديك مكتب (جون) ؟ |
| Avukatlık yapmayan birisine göre oldukça güzel bir ofisiniz var. | Open Subtitles | لديك مكتب رائع للمحاماة ولكنك لا تمارس المحاماة |