| - Bak bir gecede neler oldu bana? Bilmiyorum. Endişelenmem gereken şeyler var. | Open Subtitles | لا أدري ما حصل، لديّ أمور أنجزها وأحتاج إلى سيارتك |
| Oh, şeyl, Ben, kulağa müthiş geliyor, ama öğlen yapmam gereken şeyler var. Oh. | Open Subtitles | يبدو هذا عظيماً ولكن لديّ أمور عليّ فعلها بعد ظهر اليوم |
| Ama şimdi... Hayatımda kâr zarar durumumuzdan daha önemli şeyler var. | Open Subtitles | لديّ أمور أخرى أعيش لأجلها من خطنا الإحتياطي. |
| Çünkü benim yapacak daha önemli işlerim var. Öfke patlaması yaşamak gibi. | Open Subtitles | لأنّني لديّ أمور أخرى أهم، مثل الأنفجار. |
| Aslında burada olmamalıyım. Yapacak daha önemli işlerim var. | Open Subtitles | لا يجب أن أكون هنا ، لديّ أمور أخرى أقوم بها |
| Sorun değil anladım. Benim yapacak işlerim var sana bir şey olmaz nasılsa. | Open Subtitles | لديّ أمور تافهة أفعلها وستكونين أنت بخير على الأرجح |
| Teşekkür ederim. Burada yapmam gereken şeyler var. Yola çıkmamız vakit alabilir. | Open Subtitles | شكرا، لديّ أمور عليّ تولي أمرها هنا لن نرحل قبل فترة |
| Konuşacağım bazı şeyler var... Önemli şeyler. | Open Subtitles | لديّ أمور مهمّة لمناقشتها، أمور جادّة |
| İzninizle. Yapmam gereken daha iyi şeyler var. | Open Subtitles | المعذرة، لديّ أمور أفضل للقيام بها |
| Şu an hakkında düşünmem gereken başka şeyler var. | Open Subtitles | لديّ أمور أخرى لأفكر بشأنها الآن |
| Hayır, sadece yapmam gereken şeyler var. | Open Subtitles | كلاّ، فقط لديّ أمور... عليّ أن أتمّها |
| Yapacak işlerim var. Sean, kaskını tak! | Open Subtitles | -عزيزتي إذهبي مع أبيك ، لديّ أمور أقوم بها |
| Buradan çıkıyorum. Yapacak işlerim var. | Open Subtitles | سأخرج من هنا، لديّ أمور لأقوم بها |
| Evet, benim de yapacak işlerim var. | Open Subtitles | لديّ أمور عليّ القيام بها أيضاً نعم |
| Çünkü benim yapacak daha önemli işlerim var. | Open Subtitles | لأنّ لديّ أمور أجدى لأقوم بها. |
| Yapamam. Yapmam gereken işlerim var. | Open Subtitles | لا استطيع ، لديّ أمور أفعلها |
| Yapacak işlerim var. | Open Subtitles | فقط... لديّ أمور أقوم بها. |