| Senin için bir şeyim var ve ben sabırsızlanıyorum.. | Open Subtitles | لدي شيء لك ولا يمكنني الانتظار |
| Evet, görebiliyorum. Senin için bir şeyim var. | Open Subtitles | أجل, يمكنني رؤية ذلك, لدي شيء لك |
| Butch Sana bir şey getirdim. | Open Subtitles | ..بوتش لدي شيء لك |
| Dostum, yeni işindeki ilk günün için Sana bir şey aldım. | Open Subtitles | ياصديقي لدي شيء لك في أول يوم لعملك |
| - Diego, Sana bir hediyem var. | Open Subtitles | - دييغو لدي شيء لك |
| Yok, hayır. Sana bir şey vereceğim. | Open Subtitles | لا، لا، لدي شيء لك |
| Hemen sana gelmek istedim çünkü Senin için bir şeyim var. | Open Subtitles | أردت أن آتي بسرعة لأنني لدي شيء لك. |
| Senin için bir şeyim var, evlat. | Open Subtitles | لدي شيء لك يا فتى |
| Senin için bir şeyim var. Fasulye yemeği ! | Open Subtitles | لدي شيء لك لديبعضمن فطيرةالفاصولية! |
| Senin için bir şeyim var. Fasulye yemeği! | Open Subtitles | لدي شيء لك لديبعضمن فطيرةالفاصولية! |
| Evet bebek. Senin için bir şeyim var. Ah! | Open Subtitles | أجل عزيزي لدي شيء لك تباَ |
| Bart, burada Senin için bir şeyim var! | Open Subtitles | بارت، لدي شيء لك |
| Sana bir şey getirdim Ethel. | Open Subtitles | لدي شيء لك إيثلين |
| Sana bir şey getirdim. Bir melodi. | Open Subtitles | لدي شيء لك هنا. |
| Bekle, ben de Sana bir şey getirdim. | Open Subtitles | انتظري لدي شيء لك أيضاً |
| Sana bir şey aldım. Masanın üzerinde. | Open Subtitles | لدي شيء لك, إنه فوق الطاولة |
| Aslında Sana bir şey aldım. | Open Subtitles | في الحقيقة ، لدي شيء لك |
| Sana bir hediyem var. | Open Subtitles | لدي شيء لك |
| Bekle, ben de Sana bir şey vereceğim. | Open Subtitles | لدي شيء لك أيضاً إنتظر قليلاً |
| Şeytanın Bölümü geri gitmek zorunda Ben seni görmek için bir şey var | Open Subtitles | لقد أفسدتي الأمر مجددا بدائرة الشيطان - لدي شيء لك ، أنظر - |
| Sizin için bir şey getirdim, başbakan. | Open Subtitles | لدي شيء لك أيها المستشار |