| Bende sadece açmak için anahtar var. | Open Subtitles | أنا لدي فقط المفتاح لإستعادتها |
| Bende sadece macera kitapları var. | Open Subtitles | لدي فقط كتب المغامرات |
| Ama Bende sadece iki tane var. | Open Subtitles | لكن,لدي فقط إثنتان |
| Sığınak sıkı bir şekilde güçlendirildi ve Benim sadece bir düzine adamım var. Bu bir intihar olur. | Open Subtitles | القبو يخضع لحراسة مشددة وأنا لدي فقط دزينة من الرجال تحت قيادتي , سيكون إنتحاراً |
| Benim sadece iki gerçek yeteneğim var, Jordan. | Open Subtitles | انا لدي فقط موهبتان حقيقيتان , جوردان |
| sadece bir dolarım var, istersen imzalayabilirsin. | Open Subtitles | لدي فقط دولار لكني أستطيع التوقيع عليه إن أردت |
| Şimdi hayatta sadece iki şeyim kaldı... dostlarım... ve... termosum. | Open Subtitles | والاَن لدي فقط شيئان .. أصدقائـي وهذا الترمس |
| Bende sadece... | Open Subtitles | ! لدي فقط... |
| Bende sadece... | Open Subtitles | ! لدي فقط... |
| Benim sadece bir kardeşim var. Onu geri istiyorum. | Open Subtitles | أنا، لدي فقط أخي أريد إستعادته |
| Benim sadece ilgilenmem gereken şeylerim var. | Open Subtitles | لدي فقط بعض الاشياء لآهتم بأمره. |
| Benim sadece yedi yakın arkadaşım vardı. | Open Subtitles | لدي فقط سبع رفاق... أربعة منهم موتى. |
| Benim sadece yedi arkadaşım var... | Open Subtitles | لدي فقط سبع رفاق... |
| Ülkeme feda etmek için sadece bir tane dev gibi kafam olmasından dolayı üzülüyorum. | Open Subtitles | أنا نادمٌ على أنه لدي فقط رأسٌ واحدٌ ضخم لأمنحه لوطني |
| Kaşlarımı almak, ağda, cilt bakımı, makyaj ve ağda yapmak için sadece bir günüm var. | Open Subtitles | لدي فقط يوم واحد لكي انتف, و اتجمل و اتزين و أترطب و انتف |
| sadece iki elim var, sol ve sağ. İkisiyle de sana vurabilirim. | Open Subtitles | لدي فقط يدان اثنتان اليمنى واليسرى واستطيع صفعط باي منها |