| Benim Param var, her şeyi ödeyebilirim yani. | Open Subtitles | حسناً, انت تعلم, انا أقصد بأن لدي نقود لذا استطيع ان ادفع أي سعر كان |
| Ancak ne motel için ne de tren bileti için Param var ve kimse bir zenci kadına kalacak yer vermez her ne kadar bu Vatandaşlık Hakkı Yasası'nı çiğnemek olsa da. | Open Subtitles | عدا أنه ليس لدي نقود لتغطية تكاليف تذاكر القطار أو النزل... و غير أنه لن يود أي أحد استضافة امرأة زنجية... |
| Kimsenin bilmediği bir yerde istiflenmiş Param var. | Open Subtitles | لدي نقود مخبأة لا أحد يدري عنها |
| # Robert De Niro gibi para var bende | Open Subtitles | لدي نقود سائلة ? ? "مثل "روبرت دي نيرو ? ? |
| Bunu isterim. Ama şu anda sana verecek depozit param yok. | Open Subtitles | افضل هذا، لكن فى الوقت الحالي ليس لدي نقود لإعطي لكِ المقدم، أو حتى يمكنني أن أحصل على قرض. |
| - Param var. Taşınması lazım. | Open Subtitles | لدي نقود ولكنني بحاجة إلى من يرسلها إلي |
| Param var, sana ödeme yapabilirim. | Open Subtitles | لدي نقود. أستطيع أن أدفع إليك. |
| Durun, Param var. Param var! | Open Subtitles | أنتظر, أنتظر, لدي نقود لدي نقود |
| Biliyor musun, Param var. | Open Subtitles | ماذا تعرفين ؟ لدي نقود |
| Tamam, benzin Param var. | Open Subtitles | حسناً، لدي نقود الوقود |
| Benim Param var! Ben alacağım! | Open Subtitles | لدي نقود كاش سوف اخذ العرض |
| İnan bana Param var. Hem de çok para. | Open Subtitles | لدي النقود لدي نقود هائلة |
| Size defalarca açıklamış olduğum üzere Paris'te Param var ama şu anda müsait değil. | Open Subtitles | كما سبق و شَرَحت لكِ ذلك في مناسبات عدة لدي نقود في (باريس) -و لكنها مقيدة |
| Param var, al gitsin. | Open Subtitles | لدي نقود ان أردت أخذها |
| Gördün mü? Az Param var ama zevk sahibiyim. | Open Subtitles | لدي نقود قليلة لكن لدي ذوق |
| Benim Param var. Çorabımda para vardı. | Open Subtitles | لدي نقود به ، نقود الجورب |
| Param var. Öderim. | Open Subtitles | لدي نقود, سوف أدفع لك |
| Thurmont'un dışındaki evde Param var. | Open Subtitles | لدي نقود في منزل خارج ثيرمونت |
| Bir şeyler almak istiyorsan üzerimde para var. | Open Subtitles | إذا كنت ترغب في شراء شيء ما، لدي نقود. |
| Buna inanmayacaksın, ama-- Yeterince param yok. | Open Subtitles | ... لن تصدقي ذلك , ليس لدي ليس لدي نقود كافية |
| Tek meteliğim yok. | Open Subtitles | ليس لدي نقود |