| o yüzden bencil olmayı kesip elinden geleni yapmaya başlamalısın. | Open Subtitles | لذا عليك أن تستفيدي من ذلك وتكفي عن التصرف بأنانية |
| o yüzden şunu sorun: Akıllı evinizden asıl fayda gören kim? Siz mi yoksa sizi inceleyen firma mı? | TED | لذا عليك حقاً أن تسأل: من هو المستفيد الحقيقي من منزلك الذكي، أنت أم الشركة التي تستخرج معلوماتك؟ |
| bu yüzden kendi departmanının üç aylık masraflarını haklı çıkarmak zorundasın. | Open Subtitles | لذا عليك أن تبرر مصاريف قسمك فى مراجعة الميزانية الربع سنوية |
| - Yani bulutları gördüğünde içeride mi kalırsın? | Open Subtitles | لذا عليك البقاء في الداخل عندما ترى تلك الغيوم؟ لا |
| Bu hastalıkla ilgili bir şey yok, bu yüzden video dükkanına uğraman gerekebilir. | Open Subtitles | ليس هناك برنامجاً خاصاً عن ذلك المرض، لذا عليك أن تقف أمام القنبلة. |
| Git hadi, sen de intihar etmek istiyorsun, değil mi. | Open Subtitles | لذا عليك ان تكُونُ مفتوح العينين عندما تَمُوتُ. |
| Odaların çoğu kullanılmayacak, bu nedenle yalnızca bir süre temizlemeniz gerekecek. | Open Subtitles | حسناً,معظم الغرف لم يتم استخدامها لذا عليك تنظيفهم مرة كل فترة |
| sunum yapmanız lazım. o yüzden sunumu bir zaman çizgisi olarak düşünün. Başlıyor, kapıdan giriyorsunuz. | TED | بدون أن الإفصاح عنه. لذا عليك أن تفكر في عرضك كخط زمني. العرض يبدأ , و أنت تدخل عبر الباب. |
| o yüzden bunu öncelik yapmanız lazım. | TED | لذا عليك فقط أن تعطي الأشياء أولوياتها. |
| Sonra, bir Roma ziyafeti var, o yüzden hızlı olmalıyız ve güzel sandaletlerinizi giymeyin. | Open Subtitles | هنالك وليمة رومانيه لاحقا, لذا عليك التحرك بسرعه ولا تنتعلوا أفضل احذيتكم |
| bu yüzden bakmıyor gibi yaparken bakmadan bakmak zorundasın. | Open Subtitles | لذا عليك أن تنظر بدون أن تنظر بينما تتظاهر أنك لا تنظر |
| -Bu mesafeden atlayamam! Beni atmak zorundasın! | Open Subtitles | لا يمكنني أن أقفز كل تلك المسافه لذا عليك أن تقذف بي |
| -Bu mesafeden atlayamam! Beni atmak zorundasın! | Open Subtitles | لا يمكنني أن أقفز كل تلك المسافه لذا عليك أن تقذف بي |
| - Yani, idare et. Tamam mı? | Open Subtitles | لذا عليك أن تماشيه فقط، إتفقنا؟ |
| - Yani bardaki kızları kurtararak mı başladın? | Open Subtitles | - لذا عليك البدء في إنقاذ النساء من شريط؟ |
| Seninle başım belaya girsin istemem, bu yüzden sakin ol, tamam mı? | Open Subtitles | أنني لم أكن مهتم لإثارة المشاكل معك لذا عليك أن تهدئ، حسناً؟ |
| O söyledi, Şimdi sen de onu sevdiğini söylemelisin! | Open Subtitles | لقد قالتها لك لذا عليك أن تقولها لها وسوف تعود لتقلولها لك |
| Devre anahtarı olmadığı için de kabloları çarpraz bağlamanız gerekecek. | Open Subtitles | لا مفتاح لذلك أيها السيد الرئيس لذا عليك أن تقطع الأسلاك |
| bu yüzden bilmen lazım yani, bilirsin,nasıl hissettiğimi | Open Subtitles | لذا عليك أن تعرف بشعوري |