| Yani oldukça sıcak bir zamandı ve gerçekten aniden oldu. | TED | لذا فأن هذا كان وقت شديد الحرارة وقد حدث بشكل مفاجئ حقًا. |
| Yani, taklit veya öykünmede bu çok önemli... | TED | لذا فأن تلك الخلايا مفيدة للتقليد والمحاكاة |
| Yani, içinizde birinin benden kurtulma gibi bir fikri varsa... başka planlar yapmasını tavsiye ederim. | Open Subtitles | لذا فأن كانت هناك خطط للتخلص مني أقترح أن تعدلوها |
| Bu yüzden beşinci bölmedeki su altıncıya, altıncıdaki yedinciye taşacak. | Open Subtitles | لذا فأن أول خمس حجرات ستصب المياه في السادسة ومن السادسة الى السابعة و هكذا حتى تغرق كلها |
| Bu ruhunun tehlikede olduğu anlamına gelir, bu yüzden bir ayna... onun ruhunu çalabilir. | Open Subtitles | و هذا يعني ان روحها في خطر لذا فأن المراه يمكن ان تسرق روحها الا يقولون هذا ؟ |
| Yani bu konuya nasıl yaklaşacağımız çok önemli. Görüşme raporlarını kontrol edin. | Open Subtitles | لذا فأن طريقة تعاملنا مع الأخبار جدا مهمة |
| Saat öğleden sonra 4'tü Yani trafik oldukça yoğundu,.. | Open Subtitles | كانت الساعة 4عصرا لذا فأن الزحام كان شديدا |
| Brody, hazırız. Yani geçit odası yasak bölge. | Open Subtitles | فأن نقطة دخولهم تكون عبر البوابة لذا فأن غرفة البوابة ستكون معزولة |
| Yani bunlar sende bir tek şekilde olabilir. | Open Subtitles | لذا فأن الطريقة الوحيدة التى يمكنك الحصول عليهم بها |
| Yani artik numaram o sitelerin kayitlarinda var. | Open Subtitles | لجعل هذا الأتصال يتم كما الآن لذا فأن هذه المواقع لابد و ان لديها سجل لهذه المدخلات |
| Yani, gereksiz acıyı sistemin dışına çekmek bizim ilk tasarım işaretimizse, sonra duyularımızla, vücut aracılığıyla -- estetik bir alan -- onurlu olmaya eğilimli olmak ikinci tasarım işaretimizdir. | TED | لذا, لو أن أستخراج الألم الغير ضروري من النظام كان بسبب أول إشارة للتصميم لذا فأن ميلاننا للكرامة بسبب حواسنا, عن طريق الجسد -العالم الجمالي- هو إشارة التصميم الثانية |
| Yani kilit nokta kurban seçimi. | Open Subtitles | لذا فأن علم الضحايا مهم للغاية |
| Yani kısacası alacağım paraya bakarım. | Open Subtitles | لذا فأن أفضل أن يدفع لي مقدماً. |
| - Yani bir yabancıyı kaçırmadı. | Open Subtitles | لذا فأن هذا ليس اختطافا من قبل غريب |
| Yani sen... benim problemime yardım edersen, gitmene izin vereceğim. | Open Subtitles | لذا فأن رجالك ... ساعدوني للتعامل مع مشكلتي , وسأدعهم يذهبون. |
| Yani balık zokayı yuttu. | Open Subtitles | لذا فأن المصيده تم أعددها. |
| Bu yüzden, bütün o duyduğumuz sesler gitmiş olmalı. | Open Subtitles | لذا فأن الصوت الذي كنا نسمعه يجب أن يكون قد اختفي |
| Bu işte belli bir risk var, o yüzden zamansız ölümler kaçınılmaz. | Open Subtitles | العمل يتطلب نسبة عالية من المخاطرة لذا فأن نسبة من الموت المبكر هي لا يمكن تفاديها عمليا |
| O yüzden mekanı arazi aracı yolunda olabilir. | Open Subtitles | لذا فأن المنشأة قد تكون لها طريق يودي إلى طريق جانبي |
| Çünkü teknik olarak o zamana kadar hala evli sayılıyorum, bu yüzden yaptığımız her şey zina oluyor. | Open Subtitles | انا متزوج فعليا لذا فأن اي شيء نفعله هو زنا |
| Karaciğeri proteinleri sentezleyemiyor o yüzden sıvısı damarlara sızıyor. | Open Subtitles | ان كبده لا يشكل البروتينات لذا فأن السائل يتسرب من اوعيته الدموية |